The sample sentences have been compiled from various sources and although they have been proofread, there may be some omissions. The sentences do not necessarily reflect the ideology and opinions of Tureng.com. Please let us know about sentences with political, social and sensitive content that offend you.

	Englisch	Türkisch
1	first quarter	ilk çeyrek	n.
	This programme is being drawn up and it is scheduled to be adopted during the first quarter of 2003. Bu program hazırlanıyor ve 2003 yılının ilk çeyreğinde kabul edilmesi planlanıyor. This programme is being drawn up and it is scheduled to be adopted during the first quarter of 2003. Bu program hazırlanmakta olup, 2003 yılının ilk çeyreğinde kabul edilmesi planlanmaktadır. Unemployment stood at 8,3 % in the first quarter of 2000, compared to 7,6 % in 1999. İşsizlik oranı, 1999 yılında %7,6’ya kıyasla, 2000’in ilk çeyreğinde %8,3 düzeyinde bulunuyordu. In the first quarter of 2018, trade volume between China and other SCO members jumped 20.7 percent year on year. 2018'in ilk çeyreğinde Çin ile diğer ŞİÖ üyeleri arasındaki ticaret hacmi bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 20,7 arttı. Android and iOS apps will be on the market in the first quarter of 2013. Android ve iOS uygulamaları 2013'ün ilk çeyreğinde piyasaya çıkacak. The first quarter of 2016 went very well for us. 2016 yılının ilk çeyreği bizim için çok iyi geçti. Training statistics are submitted to MASAK within the first quarter of each year. Eğitim istatistikleri her yılın ilk çeyreğinde MASAK'a sunulmaktadır. In this period, Porsche, which sold 63 thousand 500 cars, spent its most successful first quarter. Bu dönemde 63 bin 500 adet otomobil satışı gerçekleştiren Porsche, en başarılı ilk çeyreğini geçirdi. It had been scheduled to open in the first quarter. İlk çeyrekte açılması planlanıyordu. We added 81 stores to our portfolio in the first quarter. İlk çeyrekte portföyümüze 81 mağaza ekledik. We were very good in the first quarter. İlk çeyrekte çok iyiydik. This is a reversal of the improvement seen during the first quarter. Bu, ilk çeyrekte görülen iyileşmenin tersine döndüğü anlamına geliyor. This is a reversal of the improvement seen during the first quarter. Bu, ilk çeyrekte görülen iyileşmenin tersine dönmesi anlamına geliyor. I didn't play in the first quarter. İlk çeyrekte oynamadım. The company incurred a deficit of $400 million during the first quarter. Şirket ilk çeyrekte 400 milyon dolar açık verdi. Show More (12)