|
- The wolves left their footprints in the field.
- Kurtlar tarlada ayak izlerini bıraktı.
- Superimposed on this was a footprint of Buckingham Palace.
- Bunun üzerine Buckingham Sarayı'nın ayak izi yerleştirilmiştir.
- Superimposed on this was a footprint of Buckingham Palace.
- Bunun üzerine Buckingham Sarayı'nın bir ayak izi yerleştirilmişti.
- The most significant thing I found in it was a picture of the footprint of one of Saddam Hussein's palaces.
- İçinde bulduğum en önemli şey Saddam Hüseyin'in saraylarından birindeki ayak izinin resmiydi.
- Buckingham Palace was a minute corner of whole footprint of Saddam Hussein's palaces.
- Buckingham Sarayı, Saddam Hüseyin'in saraylarının tüm ayak izinin küçük bir köşesiydi.
- The most significant thing I found in it was a picture of the footprint of one of Saddam Hussein's palaces.
- İçinde bulduğum en önemli şey, Saddam Hüseyin'in saraylarından birinin ayak izinin resmiydi.
- There's a footprint.
- Ayak izi var.
- The police found Tom's footprint in Mary's room.
- Polis Mary'nin odasında Tom'un ayak izini buldu.
- We found one large footprint and a couple of different size smaller footprints.
- Bir büyük ayak izi ve birkaç farklı boyutta küçük ayak izi bulduk.
- There's a footprint.
- Bir ayak izi var.
- This company is using new technologies to reduce its environmental footprint.
- Bu şirket çevresel ayak izini azaltmak için yeni teknolojiler kullanıyor.
- The police found Tom's footprint in Mary's room.
- Polis, Mary'nin odasında Tom'un ayak izini buldu.
Show More (9)
|
