|
- So this is a fresh start which has our full support.
- Yani bu bizim tam desteğimizi alan yeni bir başlangıç.
- There are some who think that it is more in our interests to let bygones be bygones and make a fresh start.
- Geçmişi geçmişte bırakmanın ve yeni bir başlangıç yapmanın çıkarlarımıza daha uygun olduğunu düşünenler var.
- I do not, however, think we can make a fresh start if we do not tidy things up properly.
- Bununla birlikte, işleri düzgün bir şekilde toparlamazsak yeni bir başlangıç yapabileceğimizi de düşünmüyorum.
- This is an opportunity for us to make a fresh start on tourism at European level.
- Bu, Avrupa düzeyinde turizm konusunda yeni bir başlangıç yapmamız için bir fırsattır.
- Get over her and make a fresh start.
- Onu unut ve yeni bir başlangıç yap.
- It's time for a fresh start.
- Yeni bir başlangıç zamanı.
- Layla wanted to make a fresh start.
- Leyla yeni bir başlangıç yapmak istedi.
- I just want a fresh start.
- Yeni bir başlangıç istiyorum ya.
- Tom told me I should make a fresh start.
- Tom bana yeni bir başlangıç yapmam gerektiğini söyledi.
- Tom and Mary wanted a fresh start.
- Tom ve Mary yeni bir başlangıç istiyorlardı.
- Sami and Layla had a fresh start.
- Sami ve Layla yeni bir başlangıç yaptı.
- Tom wishes he could make a fresh start.
- Tom keşke yeni bir başlangıç yapabilseydi.
- I wanted a fresh start.
- Yeni bir başlangıç istedim.
- Tom wanted a fresh start.
- Tom yeni bir başlangıç istedi.
- Layla wanted a fresh start.
- Layla yeni bir başlangıç istiyordu.
- Fadil and Layla made a fresh start in Cairo.
- Fadıl ve Leyla, Kahire'de yeni bir başlangıç yaptı.
- Layla wanted to make a fresh start.
- Layla yeni bir başlangıç yapmak istedi.
- Sami and Layla had a fresh start.
- Sami ve Leyla yeni bir başlangıç yaptı.
- Fadil and Layla made a fresh start in Cairo.
- Fadıl ve Leyla Kahire'de yeni bir başlangıç yaptılar.
- Fadil and Layla were celebrating a fresh start.
- Fadıl ve Leyla yeni bir başlangıcı kutluyorlardı.
- Tom and Mary wanted a fresh start.
- Tom ve Mary yeni bir başlangıç yapmak istiyorlardı.
- You should make a fresh start in life.
- Hayatta yeni bir başlangıç yapmalısın.
- Layla wanted a fresh start.
- Leyla yeni bir başlangıç istedi.
- Fadil and Layla had a fresh start.
- Fadıl ve Layla yeni bir başlangıç yaptı.
- Fadil and Layla had a fresh start.
- Fadıl ve Leyla yeni bir başlangıç yaptı.
- Tom wishes he could make a fresh start.
- Tom yeni bir başlangıç yapabilmeyi diliyor.
- Fadil and Layla were celebrating a fresh start.
- Fadıl ve Layla yeni bir başlangıcı kutluyorlardı.
- I need a fresh start.
- Yeni bir başlangıca ihtiyacım var.
- Tom needed a fresh start.
- Tom'un yeni bir başlangıca ihtiyacı vardı.
- I wanted a fresh start.
- Yeni bir başlangıç yapmak istedim.
Show More (27)
|