|
- If we do not have hot water, how can food be prepared safely and hygienically on these premises?
- Eğer sıcak suyumuz yoksa, bu tesislerde gıda nasıl güvenli ve hijyenik bir şekilde hazırlanabilir?
- I am told we will not have hot water.
- Bana sıcak suyumuz olmayacağı söylendi.
- If we do not have hot water, how can food be prepared safely and hygienically on these premises?
- Eğer sıcak suyumuz yoksa, bu tesislerde yemekler nasıl güvenli ve hijyenik bir şekilde hazırlanabilir?
- He's in hot water.
- Sıcak suda.
- Is there hot water?
- Sıcak su var mı?
- Sugar melts in hot water.
- Şeker sıcak suda erir.
- Tom filled the bathtub with hot water.
- Tom küveti sıcak su ile doldurdu.
- Mary wrapped a hot water bottle in a towel and placed it on Tom's forehead.
- Mary bir sıcak su şişesini bir havluyla sardı ve onu Tom'un alnına yerleştirdi.
- This jar can hold two liters of hot water.
- Bu kavanoz iki litre sıcak su alabilir.
- Is there any hot water left?
- Sıcak su kaldı mı?
- I'm going to take off this stamp with hot water.
- Bu pulu sıcak suyla çıkaracağım.
- Mary wrapped a hot water bottle in a towel and placed it on Tom's forehead.
- Mary sıcak su şişesini bir havluya sardı ve Tom'un alnına yerleştirdi.
- Tom had a long shower and used all the hot water.
- Tom uzun bir duş aldı ve tüm sıcak suyu kullandı.
- Tom filled the bathtub with hot water.
- Tom küveti sıcak suyla doldurdu.
- Don't use up all the hot water.
- Bütün sıcak suyu kullanma.
- There's no hot water.
- Hiç sıcak su yok.
- The school won't turn on the air conditioning, so the students are going to throw their hot water flasks off of the balcony in protest.
- Okul klimayı açmıyor, bu yüzden öğrenciler protesto için sıcak su mataralarını balkondan aşağı atacaklar.
- Tom turned on the hot water.
- Tom sıcak suyu açtı.
- I burnt my hand while pouring hot water.
- Sıcak su dökerken elimi yaktım.
- Don't pour hot water into the glass or it will crack.
- Bardağa sıcak su koymayın yoksa çatlar.
- There's no hot water left.
- Hiç sıcak su kalmadı.
- There was no hot water.
- Sıcak su yoktu.
- Japanese like to soak in hot water before going to sleep.
- Japonlar uyumadan önce sıcak suya girmeyi severler.
- Tom poured hot water into the cup.
- Tom bardağa sıcak su döktü.
- This jar can hold two liters of hot water.
- Bu kavanoz iki litre sıcak su alabiliyor.
- Why is there no hot water?
- Neden sıcak su yok?
- There is no hot water.
- Sıcak su yok.
- Don't use up all the hot water.
- Bütün sıcak suyu kullanmayın.
- The hot water isn't running.
- Sıcak su akmıyor.
- Tom poured hot water into the cup.
- Tom fincana sıcak su döktü.
- Tom put a hot water bottle on Mary's forehead.
- Tom, Mary'nin alnına sıcak su şişesi koydu.
- Don't pour hot water into the glass or it will crack.
- Camın içine sıcak su dökmeyin yoksa cam çatlar.
- There was no hot water.
- Hiç sıcak su yok.
- The bathtub was filled with hot water and flower petals.
- Küvet sıcak su ve çiçek yapraklarıyla doluydu.
- There is no hot water.
- Hiç sıcak su yok.
- There's no hot water here.
- Burada sıcak su yok.
- Don't use all the hot water.
- Tüm sıcak suyu kullanmayın.
- Sugar melts in hot water.
- Şeker, sıcak suda erir.
- Tom turned on the hot water tap.
- Tom sıcak su musluğunu açtı.
- Tom is in hot water.
- Tom sıcak suda.
- She poured hot water over herself.
- Kendi üzerine sıcak su döktü.
- Don't use all the hot water.
- Sıcak suyun tümünü kullanma.
- There's no hot water on the fourth floor, but there is on the ground floor.
- Dördüncü katta sıcak su yok ama zemin katta var.
- Sugar dissolves in hot water.
- Şeker sıcak suda çözülür.
- There's no hot water on the fifth floor, but there is on the ground floor.
- Beşinci katta sıcak su yok ama zemin katta var.
- There's no hot water left.
- Hiç sıcak su kalmamış.
- I filled up the jacuzzi with hot water.
- Jakuziyi sıcak suyla doldurdum.
- The bathtub was filled with hot water and flower petals.
- Küvet sıcak su ve çiçek yaprakları ile doluydu.
- I want hot water.
- Sıcak su istiyorum.
- The hot water bottle is burning my leg.
- Sıcak su şişesi bacağımı yakıyor.
- We need to replace our hot water heater.
- Sıcak su ısıtıcımızı değiştirmemiz gerekiyor.
- There's no hot water on the fifth floor, but there is on the ground floor.
- Beşinci katta hiç sıcak su yok, ama zemin katta var.
- I want hot water.
- Ben sıcak su istiyorum.
- We have no hot water because the pipes broke.
- Borular kırıldığından dolayı sıcak suyumuz yok.
- We have no hot water because the pipes broke.
- Borular kırıldığı için sıcak suyumuz yok.
- There's no hot water.
- Sıcak su yok.
Show More (53)
|
