Tureng - humiliate - Englisch Türkisch Sätze

Verlauf

	Englisch	Türkisch
1	humiliate	küçük düşürmek	v.
	Never humiliate your child in front of other people. Çocuğunuzu hiçbir zaman başkalarının önünde küçük düşürmeyin. He humiliated the US Government during Colin Powell's recent visit to the Middle East. Colin Powell'ın son Orta Doğu ziyareti sırasında ABD Hükümetini küçük düşürdü. We don't want to humiliate them. Biz onları küçük düşürmek istemiyoruz. I didn't want to humiliate her. Onu küçük düşürmek istemedim. I just want to humiliate her. Ben sadece onu küçük düşürmek istiyorum. I don't want to humiliate her. Onu küçük düşürmek istemiyorum. I don't want to humiliate Tom. Tom'u küçük düşürmek istemiyorum. I don't want to humiliate him. Ben onu küçük düşürmek istemiyorum. We didn't want to humiliate them. Onları küçük düşürmek istemedik. Layla humiliated Sami in front of his friends. Layla Sami'yi arkadaşlarının önünde küçük düşürdü. He humiliated her. Onu küçük düşürdü. I don't want to humiliate them. Ben onları küçük düşürmek istemiyorum. We don't want to humiliate her. Onu küçük düşürmek istemeyiz. We don't want to humiliate her. Onu küçük düşürmek istemiyoruz. Mary humiliated Tom in front of everyone. Mary, Tom'u herkesin önünde küçük düşürdü. Sami humiliated Layla by cutting her hair. Sami onun saçlarını keserek Leyla'yı küçük düşürdü. We've humiliated him. Onu küçük düşürdük. Tom humiliated Mary in front of everyone. Tom, Mary'yi herkesin önünde küçük düşürdü. Layla humiliated Sami in front of his friends. Leyla arkadaşlarının önünde Sami'yi küçük düşürdü. We've humiliated Tom. Biz Tom'u küçük düşürdük. I didn't want to humiliate Tom. Tom'u küçük düşürmek istemedim. Tom humiliated Mary in front of everyone. Tom herkesin önünde Mary'yi küçük düşürdü. We've humiliated Tom. Tom'u küçük düşürdük. At the party, one of his political opponents humiliated him in the presence of many guests. Partide, siyasi rakiplerinden biri, birçok davetlinin huzurunda onu küçük düşürdü. How could you humiliate me like that? Beni nasıl böyle küçük düşürebilirsin? I didn't want to humiliate him. Ben onu küçük düşürmek istemedim. We've humiliated them. Onları küçük düşürdük. We didn't want to humiliate Tom. Tom'u küçük düşürmek istemedik. I didn't want to humiliate him. Onu küçük düşürmek istemedim. Mary humiliated Tom in front of everyone. Mary Tom'u herkesin önünde küçük düşürdü. Show More (27)
2	humiliate	aşağılamak	v.
	I didn't want to humiliate them. Ben onları aşağılamak istemedim. We've humiliated Tom. Biz Tom'u aşağıladık. Where did you humiliate them? Onları nerede aşağıladınız? We don't want to humiliate Tom. Tom'u aşağılamak istemiyoruz. We've humiliated him. Onu aşağıladık. I don't want to humiliate them. Onları aşağılamak istemiyorum. I don't want to humiliate him. Onu aşağılamak istemiyorum. I don't want to humiliate her. Onu aşağılamak istemiyorum. I didn't want to humiliate her. Onu aşağılamak istemedim. We've humiliated Tom. Tom'u aşağıladık. I didn't want to humiliate Tom. Tom'u aşağılamak istemedim. We've humiliated them. Onları aşağıladık. How could you humiliate me like that? Nasıl beni bu şekilde aşağılarsın? She likes to humiliate people. İnsanları aşağılamayı sever. She likes to humiliate people. O insanları aşağılamayı seviyor. I didn't want to humiliate them. Onları aşağılamak istemedim. Tom humiliated Mary in front of everyone. Tom, Mary'yi herkesin önünde aşağıladı. We don't want to humiliate them. Onları aşağılamak istemiyoruz. We didn't want to humiliate Tom. Tom'u aşağılamak istemedik. We didn't want to humiliate them. Biz onları aşağılamak istemedik. We don't want to humiliate Tom. Tom'u aşağılamak istemeyiz. I don't want to humiliate Tom. Tom'u aşağılamak istemiyorum. Sami humiliated Layla by cutting her hair. Sami Layla'nın saçlarını keserek onu aşağıladı. Show More (20)