The sample sentences have been compiled from various sources and although they have been proofread, there may be some omissions. The sentences do not necessarily reflect the ideology and opinions of Tureng.com. Please let us know about sentences with political, social and sensitive content that offend you.

	Englisch	Türkisch
1	if you go	gidersen	expr.
	If you go, I'll go, too. Sen gidersen ben de giderim. I'll go if you go. Sen gidersen giderim. I'll go if you go. Sen gidersen ben de giderim. I'll go there if you go there. Eğer sen gidersen ben de oraya giderim. I'll miss you very much if you go. Gidersen seni çok özleyeceğim. It would hurt your reputation if you went to the party with Tom. Tom'la partiye gidersen itibarın zedelenir. You might meet him if you go to the library. Kütüphaneye gidersen onunla karşılaşabilirsin. You might meet him if you go to the library. Kütüphaneye gidersen onunla tanışabilirsin. You might meet Tom if you go to the library. Kütüphaneye gidersen Tom'la tanışabilirsin. You're going to be bored if you go. Gidersen sıkılırsın. If you go anywhere, you had better tell your mother first. Bir yere gidersen, önce annene söylesen iyi olur. If you go anywhere, you'd better tell your mother first. Bir yere gidersen, önce annene söylesen iyi olur. If you go fishing tomorrow, I will, too. Yarın balık tutmaya gidersen, ben de gelirim. If you go looking for trouble, you'll find it. Bela aramaya gidersen, bulursun. If you go to pick up Tom, at what time will you be here, approximately? Tom'u almaya gidersen, yaklaşık olarak saat kaçta burada olursun? If you go fishing tomorrow, I'll go, too. Yarın balık tutmaya gidersen, ben de giderim. If you go to pick up Tom, at what time will you be here, approximately? Eğer sen Tom'u arabayla almaya gidersen, yaklaşık olarak saat kaçta burada olacaksın? If you go to the movies, take your sister with you. Eğer sinemaya gidersen, kardeşini de yanında götür. If you go, I'll go, too. Sen gidersen, ben de giderim. If you go, they'll go too. Gidersen, onlar da giderler. If you go, they'll go too. Sen gidersen, onlar da gider. I will go if you go. Sen gidersen ben giderim. I will go if you go. Sen gidersen ben de giderim. I won't be your friend if you go to England. İngiltere'ye gidersen arkadaşın olmayacağım. I won't be your friend if you go to England. İngiltere'ye gidersen arkadaşın olmam. If you go around eight, you might meet him. Sekiz civarına gidersen onunla karşılaşabilirsin. If you go there once, you'll know. Oraya bir kez gidersen anlarsın. Show More (24)
2	if you go	eğer gidersen	expr.
	You're going to be bored if you go. Eğer gidersen sıkılacaksın. I'll miss you very much if you go. Eğer gidersen, seni çok özleyeceğim. Show More (-1)