| 1 |
ignorant |
cahil |
adj. |
|
- There is absolutely no democracy whatsoever, and the people are being kept ignorant.
- Kesinlikle demokrasi yok ve halk cahil bırakılıyor.
- It helps sometimes to be a little ignorant of the difficulties.
- Bazen zorluklar konusunda biraz cahil olmak işe yarayabilir.
- It sometimes helps to be a little ignorant of the difficulties.
- Bazen zorluklar konusunda biraz cahil olmak işe yarayabilir.
- You are ignorant, yet imagine yourself to be very knowledgeable.
- Cahilsiniz ama kendinizi çok bilgili sanıyorsunuz.
- How can people be so stupid and ignorant?
- İnsanlar nasıl bu kadar aptal ve cahil olabilir?
- One can be intelligent, but ignorant.
- Kişi zeki ama cahil olabilir.
- There is no freedom for the ignorant.
- Cahil için özgürlük yoktur.
- Some voters are ignorant.
- Bazı seçmenler cahildir.
- How can people be so stupid and ignorant?
- İnsanlar nasıl bu kadar aptal ve cahil olabilirler?
- The learned are apt to despise the ignorant.
- Bilgili insanlar cahil insanları küçümseme eğilimindedir.
- You people are so ignorant.
- Siz insanlar çok cahilsiniz.
- Tom pretended to be ignorant.
- Tom cahil gibi davrandı.
- One can be ignorant, but knowledgeable.
- Kişi cahil ama bilgili olabilir.
- Racist people are ignorant.
- Irkçı insanlar cahildirler.
- I can't stand ignorant people.
- Cahil insanlara dayanamam.
- Ignorant people tend to be arrogant.
- Cahil insanlar kibirli olma eğilimindedir.
- An ignorant person won't understand, and an impudent person won't listen.
- Cahil anlamaz, saygısız dinlemez.
- He pretended to be ignorant.
- Cahilmiş gibi davrandı.
- One can be ignorant, but knowledgeable.
- Biri cahil ama bilgili olabilir.
- One can be intelligent, but ignorant.
- Biri zeki ancak cahil olabilir.
- He was laughed at for being so ignorant.
- Bu kadar cahil olduğu için ona güldüler.
- Ignorant people are usually very arrogant.
- Cahil insanlar genellikle çok kibirlidir.
- I never know what to say to people who have absolutely no grasp of the basic facts and are too ignorant to realise it.
- Temel gerçekleri kesinlikle kavrayamayan ve bunu fark edemeyecek kadar cahil olan insanlara ne diyeceğimi hiç bilemiyorum.
- Knowledge is a dot multiplied by the ignorant.
- İlim bir noktadır, onu cahiller çoğaltmaktadır.
- She is quite ignorant of cooking.
- Yemek pişirme konusunda oldukça cahildir.
- Ignorant people often imagine they are more knowledgeable than everyone else.
- Cahil insanlar genellikle herkesten daha bilgili olduklarını düşünürler.
- You people are so ignorant.
- Sizler çok cahilsiniz.
- I'm ignorant, but at least I recognize the limits of my knowledge.
- Cahilim ama en azından bilgimin sınırlarını tanıyorum.
- Some voters are ignorant.
- Bazı seçmenler cahil.
- You're very ignorant.
- Çok cahilsin.
- Tom is an ignorant fool.
- Tom cahil bir aptal.
- He was laughed at for being so ignorant.
- Çok cahil olduğu için ona gülündü.
- Tom is an ignorant fool.
- Tom cahil bir aptaldır.
- I can't stand ignorant people.
- Cahil insanlara katlanamıyorum.
- There is no freedom for the ignorant.
- Cahiller için özgürlük yoktur.
- I'm not saying that you're ignorant.
- Cahil olduğunuzu söylemiyorum.
- You're an ignorant fool.
- Sen cahil bir aptalsın.
- He was laughed at for being so ignorant.
- Bu kadar cahil olmasına güldüler.
- Are you really that ignorant?
- Gerçekten o kadar cahil misin?
- Are you ignorant?
- Sen cahil misin?
- I'm not saying that you're ignorant.
- Senin cahil olduğunu söylemiyorum.
- Racist people are ignorant.
- Irkçı insanlar cahildir.
- An ignorant person won't understand, and an impudent person won't listen.
- Cahil bir kişi anlamaz ve küstah bir kişi de dinlemez.
- He's rude, arrogant and ignorant.
- O kaba, kibirli ve cahil.
- He's rude, arrogant and ignorant.
- Kaba, kibirli ve cahil.
- Sami is very ignorant on this topic.
- Sami bu konuda çok cahil.
- Knowledge is a dot multiplied by the ignorant.
- Bilgi, cahille çarpılan bir noktadır.
- Ignorant people are usually very arrogant.
- Cahil insanlar genellikle çok küstahtırlar.
- I'm ignorant, but at least I recognize the limits of my knowledge.
- Cahilim ama en azından bilgimin sınırlarının farkındayım.
- Are you really that ignorant?
- Gerçekten bu kadar cahil misin?
- He was laughed at for being so ignorant.
- Çok cahil olduğu için ona güldüler.
- Sami is very ignorant on this topic.
- Sami bu konuda çok cahildir.
- You're being ignorant and disrespectful.
- Cahil ve saygısız davranıyorsun.
- You're totally ignorant.
- Tamamen cahilsin.
Show More (51)
|
| 2 |
ignorant |
habersiz |
adj. |
|
- We all support it but they themselves are ignorant of it.
- Hepimiz bunu destekliyoruz ancak kendileri bundan habersiz.
- He is ignorant of the world.
- O, dünyadan habersizdir.
- Many economists are ignorant of that fact.
- Çok sayıda ekonomist, o gerçekten habersiz.
- He is entirely ignorant of the world.
- O tamamen dünyadan habersizdir.
- He was ignorant of the fact that the town had been destroyed.
- Kasabanın tahrip edildiği gerçeğinden habersizdi.
- He was ignorant of the fact that the town had been destroyed.
- Kasabanın yok edildiğinden habersizdi.
- He was ignorant of the plot to assassinate him.
- Ona suikast yapılacağı planından habersizdi.
- He was ignorant of the fact.
- Gerçeklerden habersizdi.
- Not only you but also he is ignorant of the truth.
- Sadece siz değil, o da gerçeklerden habersiz.
- The masses are entirely ignorant of the segregation problem.
- Kitleler ayrımcılık sorunundan tamamen habersiz.
- They are ignorant of the rules.
- Onlar kurallardan habersiz.
- I was ignorant of your plan.
- Planınızdan habersizdim.
- He was ignorant of the plot to assassinate him.
- Kendisine yapılan suikast planından habersizdi.
- They are ignorant of the rules.
- Kurallardan habersizler.
- He was ignorant of the fact.
- O, gerçekten habersizdi.
Show More (12)
|
| 3 |
ignorant |
bilmez |
adj. |
|
- Many economists are ignorant of that fact.
- Birçok ekonomist bu gerçeği bilmiyor.
- I am quite ignorant of their plan.
- Onların planı hakkında bir şey bilmiyorum.
- He was ignorant of the fact.
- O, gerçeği bilmiyordu.
- I was ignorant of your plan.
- Planını bilmiyordum.
Show More (1)
|
| 4 |
ignorant |
bilgisiz |
adj. |
|
- Consumers are treated like ignorant, uninformed children.
- Tüketicilere cahil, bilgisiz çocuklar gibi davranılıyor.
- She is quite ignorant of cooking.
- O, yemek pişirmede oldukça bilgisizdir.
- I am quite ignorant of their plan.
- Planları hakkında oldukça bilgisizim.
Show More (0)
|
| 5 |
ignorant |
cahilce |
adj. |
|
- Don't bothered by ignorant comments.
- Cahilce yorumlardan rahatsız olmayın.
Show More (-2)
|
| 6 |
ignorant |
bihaber |
adj. |
|
- Some nations are ignorant about their past.
- Bazı uluslar geçmişlerinden bihaberdir.
Show More (-2)
|
| 7 |
ignorant |
kaba |
adj. |
|
- His manners against the teacher were very ignorant.
- Öğretmene karşı davranışları çok kabaydı.
Show More (-2)
|
