|
- The last thing we want is an extremely bureaucratic system imposed on the boat owners and users of Europe.
- İsteyeceğimiz son şey, Avrupa'daki tekne sahiplerine ve kullanıcılarına dayatılan aşırı bürokratik bir sistemdir.
- We cannot see why we should impose on others this infernal machine that we would reject for ourselves.
- Kendimiz için reddettiğimiz bu cehennem makinesini neden başkalarına dayatmamız gerektiğini anlayamıyoruz.
- Now the disaster is to be imposed on the enlargement countries.
- Şimdi felaket genişleme ülkelerine dayatılacak.
- This was Parliament's main priority, which we quite rightly imposed on the Commission.
- Bu, Parlamento'nun temel önceliğiydi ve biz de haklı olarak bunu Komisyon'a dayattık.
- The last thing we want is an extremely bureaucratic system imposed on the boat owners and users of Europe.
- İstediğimiz son şey Avrupa'daki tekne sahiplerine ve kullanıcılarına dayatılan son derece bürokratik bir sistemdir.
- We do not want to have a single model imposed on us!
- Bize dayatılan tek bir model olsun istemiyoruz!
- This was Parliament's main priority, which we quite rightly imposed on the Commission.
- Bu, Parlamento'nun temel önceliğiydi ve biz de bunu haklı olarak Komisyon'a dayattık.
- What can we say about the decoupling you are imposing on us?
- Bize dayattığınız ayrıştırma hakkında ne söyleyebiliriz?
- The conditions imposed on Poland however exemplify the inequality of the Accession Treaty.
- Ancak Polonya'ya dayatılan koşullar Katılım Antlaşması'nın eşitsizliğini ortaya koymaktadır.
- What can we say about the decoupling you are imposing on us?
- Bize dayattığınız ayrıştırma konusunda ne söyleyebiliriz?
Show More (7)
|
