|
- I do not see any clear industrial policy.
- Net bir sanayi politikası göremiyorum.
- The second issue is that European industrial policy does not exist.
- İkinci mesele ise Avrupa sanayi politikasının mevcut olmamasıdır.
- It is a very good report on industrial policy, but we do not agree on all points.
- Sanayi politikasına ilişkin çok iyi bir rapor, ancak tüm noktalarda hemfikir değiliz.
- The Ministry of Industry and Trade is responsible for the conception and implementation of Industrial policy.
- Sanayi ve Ticaret Bakanlığı, sanayi politikasının tasarlanması ve uygulanmasından sorumludur.
- The subject of industrial policy is therefore at the heart of our debates.
- Bu nedenle sanayi politikası konusu tartışmalarımızın merkezinde yer almaktadır.
- But we have not had an industrial policy for more than ten years now.
- Ancak on yılı aşkın bir süredir bir sanayi politikamız yok.
- An important dimension of the industrial policy is the control of state aids.
- Sanayi politikasının önemli bir boyutu, devlet yardımlarının kontrol edilmesidir.
- Let me start with industrial policy before I move to entrepreneurship.
- Girişimciliğe geçmeden önce sanayi politikası ile başlamama izin verin.
- Turkish industrial policy is managed by the Ministry of Industry and Trade.
- Türk sanayi politikası, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı tarafından yönetilir.
- We need to ensure that the industrial policy of the Member States is a moral one.
- Üye Devletlerin sanayi politikasının ahlaki bir politika olmasını sağlamamız gerekmektedir.
- The definition of an industrial policy is therefore becoming a matter of public interest.
- Bu nedenle bir sanayi politikasının tanımı kamu yararını ilgilendiren bir konu haline gelmektedir.
- This element can limit the effectiveness of traditional industrial policy tools.
- Bu unsur, geleneksel sanayi politikası araçlarının etkinliğini sınırlayabilir.
- Industrial policy to date, instead of following this direction, marginalises employment-related matters.
- Bugüne kadarki sanayi politikası, bu yönde ilerlemek yerine, istihdamla ilgili konuları marjinalleştirmektedir.
- Mr Pasqua, too, mentioned the need for a clear industrial policy for Europe.
- Sayın Pasqua da Avrupa için net bir sanayi politikasına duyulan ihtiyaçtan bahsetti.
- Industrial policy to date, instead of following this direction, marginalises employment-related matters.
- Bugüne kadarki sanayi politikası bu doğrultuda ilerlemek yerine istihdamla ilgili konuları marjinalleştirmiştir.
- The adoption of the necessary technical regulation will foster industrial policy as well as free trade of goods.
- Gerekli teknik mevzuatın kabul edilmesi, serbest mal ticareti yanında sanayi politikasını da geliştirecektir.
- Turkey's industrial policy has been transformed by the entry into force of the customs union.
- Gümrük birliğinin yürürlüğe girmesiyle Türkiye'nin sanayi politikası dönüşüm geçirmiştir.
- Industrial policy as such had not been mentioned for several years.
- Sanayi politikasından birkaç yıldır bahsedilmiyordu.
Show More (15)
|
