invasion - Englisch Türkisch Sätze
Englisch Türkisch
invasion işgal n.
  • The invasion of Poland led to the Second World War.
  • Polonya'nın işgali İkinci Dünya Savaşı'na yol açmıştır.
  • When he was defence Minister, Ariel Sharon masterminded the 'Operation Peace for Galilee" invasion in 1982.
  • Ariel Şaron, Savunma Bakanı olduğu dönemde 1982'deki 'Celile için Barış Operasyonu' işgalini planladı.
  • Given the threat of invasion, this is no laughing matter.
  • İşgal tehdidi göz önüne alındığında, bu gülünecek bir mesele değildir.
Show More (18)
invasion istila n.
  • Did you know, grasshopper invasion can show up on weather radars?
  • Çekirge istilasının hava durumu radarlarında görünebileceğini biliyor muydunuz?
  • It is quite clear that there is no international legality for the invasion and current occupation of Iraq.
  • Irak'ın istilası ve mevcut işgalinin uluslararası hukuka uygun olmadığı oldukça açıktır.
  • That is why a new invasion is needed.
  • İşte bu yüzden yeni bir istilaya ihtiyaç var.
Show More (7)
invasion saldırı n.
  • Japan launched a new invasion of China in July, 1937.
  • Japonya Temmuz 1937'de Çin'e yeni bir saldırı başlattı.
Show More (-2)