loom - Englisch Türkisch Sätze
Englisch Türkisch
loom dokuma tezgahı n.
  • After I tried out my new loom, I made my bed and repaired the coffee grinder.
  • Ben yeni dokuma tezgahımı denedikten sonra, yatağımı yaptım ve kahve değirmenini tamir ettim.
  • After I tried out my new loom, I made my bed and repaired the coffee grinder.
  • Yeni dokuma tezgahımı denedikten sonra yatağımı yaptım ve kahve değirmenini tamir ettim.
Show More (-1)
loom belirmek v.
  • Suddenly a big figure loomed up out of the darkness.
  • Aniden karanlığın içinden büyük bir figür belirdi.
Show More (-2)
loom uzakta belirmek v.
  • Another economic crisis is looming over the country.
  • Ülke adına bir başka ekonomik kriz daha uzakta beliriyor.
Show More (-2)
loom tezgah n.
  • Locals earn a living by weaving carpets on these looms.
  • Bölge halkı bu tezgâhlarda halı dokuyarak geçimini sağlıyor.
Show More (-2)