mad - Englisch Türkisch Sätze
Englisch Türkisch
mad kızgın adj.
  • Maybe she's mad over losing the last one.
  • Belki son sefer kaybettiği için sana kızgındır.
  • You know, you're pretty hard to stay mad at.
  • Biliyor musun, sana kızgın kalmak oldukça zor.
  • Why are you mad at me?
  • Sen bana neden kızgınsın?
Show More (67)
mad deli adj.
  • Europe has been producing mad cows, dioxin chickens and other such delights.
  • Avrupa deli inekler, dioksinli tavuklar ve benzeri lezzetler üretiyor.
  • Europe has been producing mad cows, dioxin chickens and other such delights.
  • Avrupa deli inekler, dioksinli tavuklar ve benzeri lezzetler üretmektedir.
  • It must be my mad girl; watch how I'll manage her.
  • Bu benim deli kızım olmalı; nnu nasıl idare edeceğimi izle.
Show More (18)
mad çılgın adj.
  • Caligula was a mad emperor.
  • Caligula çılgın bir imparatordu.
  • It's a mad world.
  • Bu çılgın bir dünya.
  • What you said made Tom mad.
  • Söylediğin şey Tom'u çılgına çevirdi.
Show More (1)
mad sinirli adj.
  • I thought Tom looked pretty mad.
  • Tom'un oldukça sinirli göründüğünü düşündüm.
  • Tom is mad because I let you help me.
  • Bana yardım etmene izin verdiğim için Tom sinirli.
  • I'd never seen Tom so mad before.
  • Tom'u daha önce hiç bu kadar sinirli görmemiştim.
Show More (0)
mad manyak adj.
  • You are mad.
  • Sen manyaksın.
Show More (-2)
mad öfkeli adj.
  • Tom isn't mad at Mary.
  • Tom Mary'ye öfkeli değil.
Show More (-2)