|
- The Iraqi people will doubtless not mourn the loss of their dictator.
- Irak halkı şüphesiz diktatörlerinin yasını tutmayacaktır.
- The Iraqi people will doubtless not mourn the loss of their dictator.
- Irak halkı şüphesiz diktatörlerinin kaybının yasını tutmayacaktır.
- We're in mourning.
- Yas tutuyoruz.
- The family mourned the tragic death of their young child.
- Aile, küçük çocuklarının trajik ölümünün yasını tuttu.
- Tom is in mourning.
- Tom yas tutuyor.
- Sami came to mourn Layla.
- Sami, Layla'nın yasını tutmaya geldi.
- The whole nation mourned the hero's death.
- Bütün millet kahramanın ölümüne yas tuttu.
- He mourned the death of his friend.
- Arkadaşının ölümünün yasını tuttu.
- The family mourned the tragic death of their young child.
- Aile, genç çocuklarının trajik ölümünün yasını tuttu.
- Dan and his classmates mourned Linda's death.
- Dan ve onun sınıf arkadaşları Linda'nın ölümünün yasını tuttular.
- I'm still in mourning.
- Hâlâ yas tutuyorum.
- After Tom's death, Mary was in deep mourning.
- Tom'un ölümünden sonra Mary derin bir yas tuttu.
- The whole nation mourned the hero's death.
- Tüm ulus kahramanın ölümünün yasını tuttu.
- Tom was still mourning his daughter Mary who had died in a car accident.
- Tom hâlâ araba kazasında ölen kızı Mary'nin yasını tutuyordu.
- God's inhumanity to man makes countless thousands mourn.
- Tanrı'nın insana karşı acımasızlığı kaç binlerce kişinin yas tutmasına neden oluyor.
- The man is mourning after receiving sad news.
- Adam üzücü bir haber aldıktan sonra yas tutuyor.
- I'm in mourning.
- Yas tutuyorum.
- The nation mourned the death of the king.
- Ulus, kralın ölümünün yasını tuttu.
- The man is mourning after receiving sad news.
- Adam üzücü haberi aldıktan sonra yas tutuyor.
- Dan and his classmates mourned Linda's death.
- Dan ve sınıf arkadaşları Linda'nın yasını tuttular.
- Millions of people across the world are mourning the death of Nelson Mandela.
- Dünya çapında milyonlarca insan Nelson Mandela'nın ölümünün yasını tutuyor.
- The whole country mourned his death.
- Bütün ülke onun ölümüne yas tuttu.
- After Mary's death, Tom was in deep mourning.
- Mary'nin ölümünden sonra Tom derin bir yas tuttu.
- Tom was still mourning his daughter Mary who had died in a car accident.
- Tom hala bir araba kazasında ölen kızı Mary'nin yasını tutuyordu.
- The man is mourning after the sad news.
- Adam üzücü haberden sonra yas tutuyor.
- The whole country mourned his death.
- Bütün ülke onun yasını tuttu.
- Millions of people across the world are mourning the death of Nelson Mandela.
- Dünyanın dört bir yanında milyonlarca insan Nelson Mandela'nın ölümü için yas tutuyor.
- The nation mourned the death of the king.
- Millet kralın ölümünün yasını tuttu.
Show More (26)
|