|
- You're quite a skilled negotiator.
- Oldukça yetenekli bir arabulucusun.
- Dan agreed to speak to a negotiator.
- Dan bir arabulucu ile konuşmayı kabul etti.
- Tom is an experienced negotiator.
- Tom deneyimli bir arabulucu.
- Dan, an FBI negotiator, tried to talk to Linda.
- Bir FBI arabulucusu olan Dan, Linda ile konuşmaya çalıştı.
- We have a good negotiator on the staff.
- İyi bir arabulucu personelimiz var.
- Federal negotiators reached a compromise.
- Federal arabulucular uzlaşmaya vardılar.
- His negotiators had disobeyed his orders.
- Arabulucuları onun emirlerine itaatsizlik etmişti.
Show More (4)
|