|
- In this workers' paradise, about 200 000 people are kept imprisoned in re-education camps for political reasons.
- Bu işçi cennetinde yaklaşık 200.000 kişi siyasi nedenlerle yeniden eğitim kamplarında tutulmaktadır.
- Unfortunately, the world is not a paradise full of well-meaning people.
- Ne yazık ki dünya iyi niyetli insanlarla dolu bir cennet değil.
- We are not going from paradise to purgatory.
- Cennetten Araf'a gitmiyoruz.
- The sub-culture of television, the sport of hooligans, the fool's paradise of drugs.
- Televizyonun alt kültürü, holiganların sporu, uyuşturucunun aptallar cenneti.
- I was in Scotland recently, where I saw some marvellous moorland, a real paradise in anyone's eyes.
- Geçenlerde İskoçya'daydım, orada herkesin gözünde gerçek bir cennet olan muhteşem bozkırları gördüm.
- Our Hotel is a green paradise, designed for comfort and fun.
- Otelimiz huzur ve eğlence için tasarlanmış tam bir yeşillik cennetidir.
- Our Hotel is a green paradise, designed for comfort and fun.
- Otelimiz konfor ve eğlence için tasarlanmış yeşil bir cennettir.
- And a river went out of the place of pleasure to water paradise, which from thence is divided into four heads.
- Cenneti sulamak için zevk yerinden bir ırmak çıktı ve oradan dört başa ayrıldı.
- I don't need the threat of hell or the reward of paradise to be a good person.
- İyi bir insan olmak için cehennem tehdidi ya da cennet vaadine ihtiyacım yok.
- This park is a paradise for children.
- Bu park çocuklar için bir cennet.
- Marriage, in peace, is this world's paradise; in strife, this life's purgatory.
- Evlilik, huzur içindeyse bu dünyanın cenneti; kavga içindeyse bu hayatın arafıdır.
- Canada is not a paradise.
- Kanada bir cennet bahçesi değil.
- The paradise was in my heart.
- Cennet benim yüreğimdeydi.
- And the Lord God took man, and put him into the paradise of pleasure, to dress it, and to keep it.
- Ve Rab Tanrı insanı aldı ve onu zevk cennetine koydu, onu giydirmek ve korumak için.
- The United States is a paradise for almost every kind of sports, thanks to its wonderfully varied climate.
- Amerika Birleşik Devletleri, harika çeşitliliğe sahip iklimi sayesinde neredeyse her tür spor için bir cennettir.
- Hell would be paradise for a masochist.
- Cehennem bir mazoşist için cennet olurdu.
- And the Lord God sent him out of the paradise of pleasure, to till the earth from which he was taken.
- Ve Rab Tanrı onu zevk cennetinden, alındığı toprağı işlemesi için gönderdi.
- The island is a paradise for children.
- Ada, çocuklar için bir cennet.
- I don't need the threat of hell or the reward of paradise to be a good person.
- İyi bir insan olmak için cehennem tehdidine ya da cennet ödülüne ihtiyacım yok.
- I have the key of Paradise.
- Cennetin anahtarı bende.
- You gave me back the paradise I thought I'd lost.
- Bana kaybettiğimi sandığım cenneti geri verdin.
- The paradise was in my heart.
- Cennet kalbimdeydi.
- If you cannot catch a bird of paradise, better take a wet hen.
- Eğer bir cennet kuşu yakalayamıyorsanız, ıslak bir tavuk alsanız daha iyi olur.
- I would not go so far as to call Finland a paradise.
- Finlandiya'ya cennet diyecek kadar ileri gitmezdim.
- This park is a little kid's paradise.
- Bu park tam bir çocuk cenneti.
- Europe looks like a paradise now.
- Avrupa şimdi bir cennet gibi görünüyor.
- Even in paradise it is not good to be alone.
- Cennette bile yalnız kalmak iyi değildir.
- Canada is not a paradise.
- Kanada bir cennet değildir.
- The island is a paradise for children.
- Ada, çocuklar için bir cennettir.
- Even in paradise it is not good to be alone.
- Cennette bile yalnız olmak iyi değildir.
- This beach is a paradise for surfers.
- Bu plaj sörfçüler için bir cennet.
- Every beloved object is the center point of a paradise.
- Sevilen her nesne bir cennetin merkez noktasıdır.
- This beach is a paradise for surfers.
- Bu plaj sörfçüler için bir cennettir.
- Paradise on earth is where I am.
- Dünyadaki cennet benim olduğum yerdedir.
- You gave me back the paradise I thought I'd lost.
- Kaybettiğimi düşündüğüm cenneti bana geri verdin.
- Hawaii is an earthly paradise.
- Hawaii bir dünya cennetidir.
- Hawaii is a paradise on earth.
- Hawaii yeryüzünde bir cennettir.
Show More (34)
|