|
- Tom rode a horse last week when he was at his grandfather's ranch.
- Tom büyükbabasının çiftliğindeyken geçen hafta ata bindi.
- Riding a horse is really thrilling.
- Ata binmek gerçekten heyecan verici.
- I want to try riding a horse.
- Ata binmeyi denemek istiyorum.
- Tom isn't the one who taught Mary how to ride a horse.
- Mary'ye ata binmeyi öğreten Tom değildi.
- Has Tom ever ridden a horse?
- Tom hiç ata bindi mi?
- It's been a while since I've ridden a horse.
- Ata binmeyeli uzun zaman oldu.
- Riding a horse is a lot of fun.
- Ata binmek çok eğlencelidir.
- Have you ever ridden a horse?
- Hiç ata bindin mi?
- Can you still ride a horse?
- Hâlâ ata binebilir misin?
- I'll never forget the look on Tom's face the first time he rode a horse.
- İlk kez bir ata bindiğinde Tom'un yüzündeki ifadeyi asla unutmayacağım.
- I can't ride a horse.
- Ben ata binemem.
- He is good at riding a horse.
- İyi ata biner.
- I can ride a horse, too.
- Ben de bir ata binebilirim.
- When was the last time you rode a horse?
- En son ne zaman ata bindiniz?
- I've never ridden a horse before.
- Daha önce hiç ata binmemiştim.
- Can you still ride a horse?
- Hâlâ ata binebiliyor musun?
- I want to ride a horse.
- Ata binmek istiyorum.
- I've always wanted to ride a horse.
- Her zaman bir ata binmek istemişimdir.
- Tom rode a horse last week when he was at his grandfather's ranch.
- Tom geçen hafta büyükbabasının çiftliğinde ata bindi.
- I want to try riding a horse.
- Bir ata binmeyi denemek istiyorum.
- I can't ride a horse.
- Bir ata binemem.
- She couldn't convince him to ride a horse.
- Onu ata binmeye ikna edemedi.
- Tom doesn't know how to ride a horse.
- Tom ata binmeyi bilmiyor.
- I can ride a horse, too.
- Ben de ata binebilirim.
- Tom learned how to ride a horse last summer.
- Tom geçen yaz ata binmeyi öğrendi.
- I rode a horse for the first time yesterday.
- Dün ilk kez ata bindim.
- I rode a horse for the first time yesterday.
- Dün ilk kez bir ata bindim.
- I've always wanted to ride a horse.
- Hep ata binmeyi istemişimdir.
- I've never ridden a horse before.
- Daha önce hiç ata binmedim.
- I've never ridden a horse.
- Ben hiç ata binmedim.
- I want to ride a horse.
- Bir ata binmek istiyorum.
- Tom wasn't the one who taught Mary how to ride a horse.
- Mary'ye ata binmeyi öğreten kişi Tom değildi.
- It's been a while since I rode a horse.
- Ata binmeyeli uzun zaman oldu.
- Tom can't ride a horse.
- Tom ata binemez.
- You can't ride a horse.
- Sen ata binemezsin.
- This is the first time I've ridden a horse.
- İlk defa bir ata biniyorum.
- Do you know how to ride a horse?
- Ata binmeyi biliyor musun?
- I'll never forget the look on Tom's face the first time he rode a horse.
- Tom'un ilk kez ata bindiğinde yüzündeki ifadeyi asla unutmayacağım.
- I've always wanted to try riding a horse.
- Her zaman ata binmeyi denemek istemişimdir.
- I've never ridden a horse.
- Hiç ata binmedim.
- Tom can ride a horse.
- Tom bir ata binebilir.
- Can you teach me how to ride a horse?
- Bana ata binmeyi öğretebilir misin?
- Tom can ride a horse.
- Tom ata binebilir.
- He rode a horse to the sea.
- Ata binip denize gitti.
- Do you know how to ride a horse?
- Nasıl ata binileceğini biliyor musun?
- Can you ride a horse?
- Ata binebilir misin?
- Tom is the one who taught Mary how to ride a horse.
- Mary'ye ata binmeyi öğreten kişi Tom'du.
- Riding a horse is really thrilling.
- Bir ata binmek gerçekten heyecan verici.
- The boy rode a horse for the first time.
- Çocuk ilk kez bir ata bindi.
- He can ride a horse.
- O ata binebilir.
- He can ride a horse.
- Ata binebiliyor.
Show More (48)
|
