The sample sentences have been compiled from various sources and although they have been proofread, there may be some omissions. The sentences do not necessarily reflect the ideology and opinions of Tureng.com. Please let us know about sentences with political, social and sensitive content that offend you.
|
Englisch |
Türkisch |
|
| 1 |
scrutinize |
incelemek |
v. |
|
- Detectives scrutinized the building to find clues.
- Dedektifler ipucu bulmak amacıyla binayı incelediler.
- The quality of the open source software is easily scrutinized and countless businesses rely heavily on that quality.
- Açık kaynaklı yazılımın kalitesi kolayca incelenir ve sayısız işletme bu kaliteye büyük ölçüde güvenir.
- Funders often scrutinize the purchase of equipment.
- Fon verenler genellikle ekipman satın alımını inceler.
- Research requires us to scrutinize information and assess its credibility.
- Araştırma, bilgiyi incelememizi ve güvenilirliğini değerlendirmemizi gerektirir.
- Spenser's mother often scrutinizes him for every small mistake he makes.
- Spenser'ın annesi sık sık yaptığı her küçük hata için onu inceler.
- I will scrutinize you closely.
- Seni yakından inceleyeceğim.
- We're going to scrutinize everything.
- Her şeyi inceleyeceğiz.
Show More (4)
|
| 2 |
scrutinize |
dikkatle incelemek |
v. |
|
- We're going to scrutinize everything.
- Her şeyi dikkatle inceleyeceğiz.
Show More (-2)
|
| 3 |
scrutinize |
irdelemek |
v. |
|
- Spenser's mother often scrutinizes him for every small mistake he makes.
- Spenser'ın annesi yaptığı her küçük hata için sık sık onu irdeler.
Show More (-2)
|
