|
- I must be a snowflake because I've fallen for you.
- Sana aşık olduğum için bir kar tanesi olmalıyım.
- A snowflake landed on the tip of Tom's nose.
- Tom'un burnunun ucuna bir kar tanesi düştü.
- I must be a snowflake because I've fallen for you.
- Sana aşık olduğum için kar tanesi olmalıyım.
- A snowflake landed on Tom's nose.
- Tom'un burnuna bir kar tanesi indi.
- She made a paper snowflake.
- Kağıttan bir kar tanesi yaptı.
- No two snowflakes are exactly alike.
- Hiçbir kar tanesi birbirine benzemez.
- Tom looked at a snowflake through his microscope.
- Tom, mikroskopuyla kar tanesini inceledi.
- A snowflake landed on Tom's nose.
- Bir kar tanesi Tom'un burnunun üzerine düştü.
- A snowflake landed on the tip of Mary's nose.
- Bir kar tanesi Mary'nin burnunun ucuna indi.
- I just saw a few snowflakes.
- Sadece birkaç tane kar tanesi gördüm.
- No two snowflakes are exactly alike.
- Hiçbir kar tanesi birbirine tam olarak benzemez.
- A snowflake landed on the tip of Tom's nose.
- Bir kar tanesi Tom'un burnunun ucuna indi.
- Tom looked at a snowflake through his microscope.
- Tom mikroskopuyla bir kar tanesine baktı.
- Tom caught a snowflake on his tongue.
- Tom dilinin üzerinde bir kar tanesi yakaladı.
- I just saw a few snowflakes.
- Sadece birkaç kar tanesi gördüm.
- A snowflake landed on the tip of Mary's nose.
- Mary'nin burnunun ucuna bir kar tanesi kondu.
- Every snowflake is unique.
- Her kar tanesi eşsizdir.
Show More (14)
|
