|
- Please take a seat and wait.
- Lütfen oturun ve bekleyin.
- Take a seat, Tom.
- Otur, Tom.
- Please take a seat and wait.
- Lütfen otur ve bekle.
- She got on a bus and took a seat in the front.
- Otobüse bindi ve ön tarafta bir yere oturdu.
- I would like to take a seat over there.
- Ben orada oturmak istiyorum.
- Take a seat in the armchair and calm down a while.
- Koltuğa otur ve bir süre sakinleş.
- Kate, take a seat.
- Otur Kate.
- Why don't you just take a seat there and wait for her?
- Neden şuraya oturup onu beklemiyorsun?
- Kate, take a seat.
- Kate, otur.
- Tell Tom to take a seat.
- Tom'a oturmasını söyle.
- Take a seat in the armchair and calm down a while.
- Koltuğa otur ve biraz sakinleş.
- Tom took a seat.
- Tom oturdu.
- Why don't you take a seat and tell me all about it?
- Neden oturup bana her şeyi anlatmıyorsun?
- Why don't you all just take a seat?
- Neden sadece hepiniz oturmuyorsunuz?
- Why don't you take a seat and tell me all about it?
- Neden oturup bana bütün bunlardan bahsetmiyorsun?
- Tom saw Mary walk in and take a seat in the back of the room.
- Tom, Mary'nin içeri girdiğini ve odanın arka tarafında bir yere oturduğunu gördü.
- Why don't you all just take a seat?
- Neden hepiniz oturmuyorsunuz?
- Could you please take a seat?
- Lütfen oturur musunuz?
- Tell him to take a seat.
- Ona oturmasını söyle.
- Why don't you take a seat here?
- Neden buraya oturmuyorsun?
- She got on a bus and took a seat in the front.
- Otobüse bindi ve ön tarafta bir koltuğa oturdu.
- Take a seat, please.
- Oturun, lütfen.
- Please take a seat.
- Lütfen oturun.
- Why don't you take a seat?
- Neden oturmuyorsun?
- Take a seat, please.
- Oturun lütfen.
- Tom saw Mary walk in and take a seat in the back of the room.
- Tom Mary'nin içeriye girdiğini ve odanın arka tarafında oturduğunu gördü.
- Tom took a seat across from Mary.
- Tom, Mary'nin karşısına oturdu.
- Why don't you just take a seat there and wait for her?
- Neden orada oturup onu beklemiyorsun?
- Tell her to take a seat.
- Ona oturmasını söyle.
- He always took a seat in the front row.
- Her zaman ön sırada otururdu.
- I would like to take a seat over there.
- Şuraya oturmak istiyorum.
Show More (30)
|
