Verlauf

a steal

Bedeutungen von dem Begriff "a steal" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 5 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
Colloquial
1	Colloquial	a steal n.	kelepir şey
2	Colloquial	a steal n.	sudan ucuz şey
3	Colloquial	a steal n.	ölü fiyatına satılan şey
4	Colloquial	a steal n.	yok pahasına satılan şey
5	Colloquial	a steal n.	ölü eşek fiyatına satılan şey

Bedeutungen, die der Begriff "a steal" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 79 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
General
1	General	steal a car v.	araba çalmak
2	General	steal a wallet v.	cüzdan çalmak
3	General	steal a role v.	rol çalmak
4	General	steal a base v.	kale çalmak
5	General	steal fruit from a garden v.	bahçeden meyve çalmak
6	General	steal a vehicle v.	bir araç/araba çalmak
7	General	steal a march v.	gizli bir şekilde ilerlemek
8	General	steal a march v.	gizli bir şekilde üstünlük sağlamak
Phrasals
9	Phrasals	steal a glance at someone v.	birine gözünün ucuyla bakmak
Colloquial
10	Colloquial	be a steal [us] v.	ucuza gelmek
11	Colloquial	be a steal [us] v.	kelepir olmak
12	Colloquial	that's a steal expr.	çalan vermez
13	Colloquial	that's a steal expr.	çok ucuz
14	Colloquial	that's a steal expr.	sudan ucuz
15	Colloquial	it's a steal! expr.	sudan ucuz!
16	Colloquial	mean enough to steal a penny off a dead man's eyes [uk] expr.	çok cimri
17	Colloquial	mean enough to steal a penny off a dead man's eyes [uk] expr.	çok pinti
18	Colloquial	mean enough to steal a penny off a dead man's eyes [uk] expr.	eli sıkı
19	Colloquial	mean enough to steal a penny off a dead man's eyes [uk] expr.	eli cebine gitmeyen
20	Colloquial	mean enough to steal a penny off a dead man's eyes [uk] expr.	günahını vermeyen
21	Colloquial	mean enough to steal a penny off a dead man's eyes [uk] expr.	cebinde akrep olan
22	Colloquial	mean enough to steal a penny off a dead man's eyes [uk] expr.	üç kuruşun/üçün beşin hesabını yapan
23	Colloquial	mean enough to steal a penny off a dead man's eyes [uk] expr.	üç kuruşa tamah eden
Idioms
24	Idioms	be a steal v.	ucuza kapatmak
25	Idioms	be a steal v.	ucuza almak
26	Idioms	steal a march on somebody v.	birinden önce davranıp avantaj kazanmak
27	Idioms	steal a march on v.	baskın çıkmak
28	Idioms	steal a glance v.	göz ucuyla bakmak
29	Idioms	steal a march on v.	erken davranarak avantaj sağlamak
30	Idioms	steal a march on v.	erken davranıp bir adım öne geçmek
31	Idioms	steal a march on v.	erken davranarak ileri geçmek
32	Idioms	steal a look (at someone or something) v.	(birine veya bir şeye) bir bakış atmak
33	Idioms	steal a look (at someone or something) v.	(birine veya bir şeye) kısa süreliğine bakmak
34	Idioms	steal a look (at someone or something) v.	(birine veya bir şeye) gözü kaymak
35	Idioms	steal a glance (at somebody/something) v.	(birine/bir şeye) göz ucuyla bakmak
36	Idioms	steal a glance (at somebody/something) v.	(birine/bir şeye) bir an bakıp geri dönmek
37	Idioms	steal a glance (at somebody/something) v.	(birine/bir şeye) hızlıca bir bakış atmak
38	Idioms	steal a glance (at somebody/something) v.	(birine/bir şeye) çaktırmadan bir bakış atmak
39	Idioms	steal a glance (at somebody/something) v.	(birine/bir şeye) çaktırmadan göz ucuyla bakıvermek
40	Idioms	steal a look (at somebody/something) v.	(birine/bir şeye) göz ucuyla bakmak
41	Idioms	steal a look (at somebody/something) v.	(birine/bir şeye) bir an bakıp geri dönmek
42	Idioms	steal a look (at somebody/something) v.	(birine/bir şeye) hızlıca bir bakış atmak
43	Idioms	steal a look (at somebody/something) v.	(birine/bir şeye) çaktırmadan bir bakış atmak
44	Idioms	steal a look (at somebody/something) v.	(birine/bir şeye) çaktırmadan göz ucuyla bakıvermek
45	Idioms	steal a march over (someone or something) v.	(birine/bir şeye) baskın çıkmak
46	Idioms	steal a march over (someone or something) v.	erken davranarak (birine/bir şeye) karşı avantaj sağlamak
47	Idioms	steal a march over (someone or something) v.	erken davranarak (birinden/bir şeyden) bir adım öne geçmek
48	Idioms	steal a march over (someone or something) v.	bir hamleyle (birinin/bir şeyin) bir adım önüne geçmek
49	Idioms	steal a march over (someone or something) v.	bir hamleyle (birinin/bir şeyin) önüne geçmek
50	Idioms	steal a march over (someone or something) v.	bir hamleyle (birinden/bir şeyden) avantajlı konuma geçmek
51	Idioms	steal a march over (someone or something) v.	(birine/bir şeye) karşı beklenmedik bir avantaj elde etmek
52	Idioms	steal a march upon (someone or something) v.	(birine/bir şeye) baskın çıkmak
53	Idioms	steal a march upon (someone or something) v.	erken davranarak (birine/bir şeye) karşı avantaj sağlamak
54	Idioms	steal a march upon (someone or something) v.	erken davranarak (birinden/bir şeyden) bir adım öne geçmek
55	Idioms	steal a march upon (someone or something) v.	bir hamleyle (birinin/bir şeyin) bir adım önüne geçmek
56	Idioms	steal a march upon (someone or something) v.	bir hamleyle (birinin/bir şeyin) önüne geçmek
57	Idioms	steal a march upon (someone or something) v.	bir hamleyle (birinden/bir şeyden) avantajlı konuma geçmek
58	Idioms	steal a march upon (someone or something) v.	(birine/bir şeye) karşı beklenmedik bir avantaj elde etmek
59	Idioms	steal a kiss v.	hızlıca bir öpücük kondurmak
60	Idioms	steal a kiss v.	bir öpücük kondurmak
61	Idioms	steal a kiss (from somebody) v.	(birini) öpüvermek
62	Idioms	steal a kiss (from somebody) v.	(birine) bir buse kondurmak
63	Idioms	steal a kiss (from somebody) v.	(birini) birden/aniden öpüvermek
64	Idioms	steal a kiss (from somebody) v.	(birini) gizlice öpmek/öpüvermek
65	Idioms	steal a kiss (from somebody) v.	(birine) gizlice bir öpücük vermek/kondurmak
66	Idioms	steal a glance at v.	-e gözünün ucuyla bakmak
67	Idioms	steal a glance at v.	-e bir an bakıp geri dönmek
68	Idioms	steal a glance at v.	-e bir an bakıp geri dönmek
69	Idioms	steal a glance at v.	'-e çaktırmadan bir bakış atmak
70	Idioms	steal a glance at v.	'-e çaktırmadan göz ucuyla bakıvermek
71	Idioms	steal a march on (someone or something) v.	(birinden/bir şeyden) baskın çıkmak
72	Idioms	steal a march on (someone or something) v.	erken davranarak (birine/bir şeye) karşı avantaj sağlamak
73	Idioms	steal a march on (someone or something) v.	erken davranıp (birinden/bir şeyden) bir adım öne geçmek
74	Idioms	steal a march on (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) önüne geçmek
75	Idioms	steal a march on (someone or something) v.	bir hamleyle (birinin/bir şeyin) bir adım önüne geçmek
76	Idioms	mean enough to steal a penny off a dead man's eyes [uk] expr.	çok cimri
77	Idioms	mean enough to steal a penny off a dead man's eyes [uk] expr.	pintinin önde gideni
78	Idioms	mean enough to steal a penny off a dead man's eyes [uk] expr.	canını alırsın parasını alamazsın
79	Idioms	mean enough to steal a penny off a dead man's eyes [uk] expr.	günahını vermez