accelerating - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

accelerating

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Bedeutungen von dem Begriff "accelerating" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 5 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
accelerating n. hızlandırma
accelerating adj. artan
accelerating adj. hızlandırıcı
accelerating adj. çoğalan
accelerating adj. hızlanan

Bedeutungen, die der Begriff "accelerating" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 39 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
accelerating the process n. süreci hızlandırma
self-accelerating adj. kendi kendine hızlanan
self-accelerating adj. kendiliğinden hızlanan
Trade/Economic
accelerating premium n. artan oranlı prim
accelerating premium n. artan prim
non-accelerating inflation rate of unemployment (nairu) n. enflasyonu hızlandırmayan işsizlik oranı
accelerating premium n. işçilere üretim artışına paralel olarak artan oranlarda prim ödenmesi
accelerating premium n. üretim arttıkça ödenen primin artması
accelerating premium n. üretimi özendirici bir ücret yöntemi
Technical
accelerating speed method n. artan hız metodu
accelerating voltage n. hızlandırıcı gerilim
accelerating lane n. hızlanma şeridi
accelerating lane n. hızlanma kuşağı
accelerating electrode n. hızlandırma elektrodu
accelerating voltage n. hızlandırma gerilimi
accelerating voltage characteristics n. hızlandırıcı gerilim karakteristikleri
accelerating pedal n. hızlandırma pedalı
accelerating admixture n. hızlandırıcı karışım
accelerating chamber n. hızlandırma hücresi
accelerating potential n. hızlandırıcı potansiyel
accelerating tube n. hızlandırma tüpü (nükleer enerji)
accelerating chamber n. hızlandırma odası
accelerating relay n. ivme bağlağı
accelerating relay n. ivme rölesi
accelerating jet n. kapış memesi
hardening accelerating agent n. sertleşmeyi süratlendirici katkı
hardening-accelerating admixture n. sertleşme hızlandırıcı katkı
Telecom
Accelerating national broadband access penetration n. ulusal geniş bant erişim yaygınlığını
Electric
accelerating electrode n. hızlandırma elektrotu
accelerating voltage n. hızlandırma gerilimi
Construction
set accelerating admixture n. priz hızlandırıcı katkı
Automotive
accelerating pump n. hızlandırma pompası
accelerating pump n. karbüratör pompası
accelerating pump n. kapış pompası
starting and accelerating n. marş alma ve hızlanma
Medical
factors accelerating atherosclerosis n. aterosklerozu hızlandıran faktörler
Physics
accelerating force n. hızı sabit olmayan harekete neden olan kuvvet
accelerating force n. ivmelendirici kuvvet
accelerating force n. ivme verici kuvvet