Englisch | Türkisch | |
---|---|---|
Politics | ||
Politics | amis | tayvan'da yaşayan bir etnik grup |
Türkisch | Englisch | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | amiş | amish n. | ||
Mary didn't want to wear a sexy costume for Halloween so she decided to dress like an Amish woman. Mary Cadılar Bayramı için seksi bir kostüm giymek istemedi, bu yüzden bir Amish kadını gibi giyinmeye karar verdi. More Sentences |
Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
Colloquial | ||
Colloquial | (giysilerinin önünü düğme yerine kancayla kapatmalarından dolayı) amiş | hooker n. |
Social Sciences | ||
Social Sciences | amiş halkı | amish people n. |
Religious | ||
Religious | amiş (erkek) | amishman n. |
Religious | bir amiş mezhebi | ammanite n. |
Religious | kilise yasalarına karşı geldiği için amiş cemaati üyesine uygulanan sosyal ve ekonomik boykot | mite n. |
Religious | bir amiş cemaati üyesine kilise yasalarına karşı geldiği için sosyal ve ekonomik boykot uygulamak | mite v. |
Religious | amiş olmayan | english adj. |