Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
General | ||
General | büyük paralar | hefty sums n. |
Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
General | ||
General | (gazeteci) bir konu hakkında konuşmak için büyük paralar alma | buckraking n. |
General | çok kısa bir sürede büyük paralar kazanmak | be minting it v. |
General | büyük paralar ödemek | pay a lot of money v. |
Idioms | ||
Idioms | (büyük paralar yatıran) bahisçi/kumarbaz | high roller n. |
Idioms | büyük paralar harcanarak yapılmış ama atıl kalan şey | a white elephant n. |
Idioms | büyük paralar harcanarak yapılmış ama artık ihtiyaç duyulmayan/işe yaramayan şey | a white elephant n. |
Idioms | çok kısa bir sürede büyük paralar kazanmak | be minting money v. |
Trade/Economic | ||
Trade/Economic | bir şirket başka bir şirket tarafından devralınınca devralınan şirkette sözleşme gereği işlerini kaybeden üst kademe yöneticilerine ödenecek büyük miktardaki paralar | golden parachutes n. |
Slang | ||
Slang | büyük paralar kazanan kimse | hustla n. |
Slang | kalitesiz iş yapıp çok büyük paralar isteyen sahtekar tamirci | cowboy builder n. |