Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
General | ||
General | bir özelliği olmak | be a feature of v. |
Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
General | ||
General | (bir kimsenin veya şeyin) dikkat çekici bir özelliği olmak | go deep v. |
Phrasals | ||
Phrasals | birinin/bir şeyin özelliği olmak | reside in someone or something v. |
Phrasals | göze çarpan bir özelliği olmak | go in for v. |
Colloquial | ||
Colloquial | çekici bir özelliği/yeteneği olmak | have something to offer v. |
Colloquial | cazip bir özelliği/yeteneği olmak | have something to offer v. |
Colloquial | başkalarına yarar sağlayabilecek bir özelliği/yeteneği olmak | have something to offer v. |
Colloquial | sunacak bir özelliği/yeteneği olmak | have something to offer v. |
Idioms | ||
Idioms | kısmen olumsuz bir özelliği olmak | be on the (something) side v. |
Idioms | (bir şeyi yapabilme özelliği) içinde olmak | have it in you v. |
Idioms | bir şeyin kaçınılmaz bir yanı/özelliği/parçası olmak | be part and parcel of something v. |
Idioms | (biriyle/bir şeyle) ortak bir özelliği/yönü olmak | have something in common (with someone or something) v. |