Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Synonyme
Sätze
Werkzeuge
Quellen
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyme
Werkzeuge
Quellen
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Türkisch - Englisch
Verlauf
bir şey halinde
Bedeutungen von dem Begriff
"bir şey halinde"
im Englisch Türkisch Wörterbuch : 1 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
Idioms
1
Idioms
bir şey halinde
in one's something mode
expr.
Bedeutungen, die der Begriff
"bir şey halinde"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 24 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
General
1
General
sıra, dizi veya topluluk halinde bulunup zorlu bir sınav teşkil eden şey
gauntlet
n.
Phrasals
2
Phrasals
yoğunlaşıp (bir şey) halinde yağmak
precipitate into (something)
v.
3
Phrasals
(bir şeyi bir şey) halinde sunmak
render (something) in (something)
v.
4
Phrasals
(bir şeyi bir şey halinde) bölümlere ayırmak
partition (something) into (something)
v.
5
Phrasals
(bir şeyi bir şey halinde) bölmek
partition (something) into (something)
v.
6
Phrasals
(bir şeyi bir şey halinde) kısımlara ayırmak
partition (something) into (something)
v.
7
Phrasals
bir şey halinde rahatlamak
relax into something
v.
8
Phrasals
(birini/bir şeyi bir şey halinde) doğramak
chop (someone or something) (up) (into something)
v.
9
Phrasals
bir şeyi bir şey halinde doğramak
cut something into something
v.
10
Phrasals
bir şeyi bir şey halinde dilimlemek
cut something into something
v.
11
Phrasals
(bir şey halinde) sıraya girmek/dizilmek
line up in
v.
12
Phrasals
(bir şey halinde) sıraya sokmak/dizmek
line up in
v.
13
Phrasals
yoğunlaşıp (bir şey) halinde yağmak
precipitate into
v.
14
Phrasals
(bir şeyi bir şey) halinde göstermek
render (something) into (something)
v.
15
Phrasals
(bir şeyi bir şey) halinde sunmak
render (something) into (something)
v.
16
Phrasals
(bir şey) halinde yırtmak
rip to
v.
17
Phrasals
(bir şey) boyunca çizgi halinde var olmak
run through (something)
v.
18
Phrasals
(bir şey) halinde görmek
see as (something)
v.
19
Phrasals
(bir şey/bir yer) boyunca grup halinde/grupça/topluca yürümek
troop across (something or some place)
v.
Phrases
20
Phrases
(bir şey) gösterilmesi halinde
on (the) production of (something)
expr.
21
Phrases
(bir şey) sunulması halinde
on (the) production of (something)
expr.
22
Phrases
bir şey gösterilmesi halinde
on production of something
expr.
23
Phrases
bir şey sunulması halinde
on production of something
expr.
24
Phrases
(bir şey) halinde
in the event of (something)
expr.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of bir şey halinde
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy