Verlauf

bir şeyi uzaklaştırmak

Bedeutungen von dem Begriff "bir şeyi uzaklaştırmak" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 1 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
Phrasals
1	Phrasals	bir şeyi uzaklaştırmak	guide something away v.

Bedeutungen, die der Begriff "bir şeyi uzaklaştırmak" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 53 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	uzaklaştırmak (bir şeyi bir yerden)	be in the clear v.
Phrasals
2	Phrasals	(bir kişi veya şeyi başka bir kişi veya şeyden/iki kişi veya şeyi birbirinden) ayırmak/uzaklaştırmak	get between v.
3	Phrasals	(bir kişi veya şeyi başka bir kişi veya şeyden/iki kişi veya şeyi birbirinden) ayırmak/uzaklaştırmak	get between (someone or something and someone or something else) v.
4	Phrasals	(bir şeyi başka bir şeyden) uzaklaştırmak	bring away v.
5	Phrasals	bir şeyi (birine) fark ettirmeden uzaklaştırmak/götürmek	spirit away v.
6	Phrasals	bir şeyi (birine) fark ettirmeden uzaklaştırmak/götürmek	spirit off v.
7	Phrasals	(birini/bir şeyi bir şeyden) uzaklaştırmak	eliminate (someone or something) from (something) v.
8	Phrasals	birini/bir şeyi bir şeyden uzaklaştırmak	eliminate someone or something from something v.
9	Phrasals	birini/bir şeyi bir yerden uzaklaştırmak	force back v.
10	Phrasals	(birini/bir şeyi) uzaklaştırmak	push (someone or something) off v.
11	Phrasals	(birini/bir şeyi, bir şeyden/birinden) uzaklaştırmak	pull away from (someone or something) v.
12	Phrasals	(birini/bir şeyi) iterek uzaklaştırmak	thrust away from (someone or something) v.
13	Phrasals	(birini/bir şeyi) ite kaka uzaklaştırmak	thrust away from (someone or something) v.
14	Phrasals	bir şeyi başka bir şeyden uzaklaştırmak	bring something away from something v.
15	Phrasals	bir şeyi birinin/bir şeyin üstünden yuvarlayarak almak/uzaklaştırmak	roll something off (of) someone or something v.
16	Phrasals	(birini) korkutup (bir şeyi) yapmaktan uzaklaştırmak	terrify (one) out of (something or some place) v.
17	Phrasals	(birini) dehşetle (bir şeyi) yapmaktan uzaklaştırmak/vazgeçirmek	terrify (one) out of (something or some place) v.
18	Phrasals	(birini) korkutup (bir şeyi) yapmaktan uzaklaştırmak	terrorize (one) out of (something) v.
19	Phrasals	(birini) dehşetle (bir şeyi) yapmaktan uzaklaştırmak/vazgeçirmek	terrorize (one) out of (something) v.
20	Phrasals	birini/bir şeyi birinden/bir şeyden uzaklaştırmak	push someone or something off (of) someone or something v.
21	Phrasals	birini/bir şeyi birinden/bir şeyden uzaklaştırmak	push someone or something off v.
22	Phrasals	birini/bir şeyi (bir şeyden) uzaklaştırmak	back someone or something off (from something) v.
23	Phrasals	birini/bir şeyi bir yerden uzaklaştırmak	banish someone or something from some place v.
24	Phrasals	(birini/bir şeyi) uzaklaştırmak	conduct (someone or something) away v.
25	Phrasals	(bir şeyi birinden/bir şeyden) uzaklaştırmak/uzak tutmak	deflect (something) away from (someone or something) v.
26	Phrasals	(birini/bir şeyi) sürükleyerek uzaklaştırmak	drag (someone or something) away v.
27	Phrasals	(birini/bir şeyi) çekerek uzaklaştırmak/çıkarmak	drag (someone or something) away v.
28	Phrasals	(birini/bir şeyi) çekiştirerek uzaklaştırmak	drag (someone or something) away v.
29	Phrasals	bir şeyi (bir şeyden) sürükleyerek uzaklaştırmak	drag something away (from something) v.
30	Phrasals	bir şeyi (bir şeyden) çekerek uzaklaştırmak	drag something away (from something) v.
31	Phrasals	bir şeyi (bir şeyden) iterek uzaklaştırmak	drag something away (from something) v.
32	Phrasals	bir şeyi (bir şeyden) sürükleyerek uzaklaştırmak	drag something away v.
33	Phrasals	bir şeyi (bir şeyden) çekerek uzaklaştırmak	drag something away v.
34	Phrasals	bir şeyi (bir şeyden) iterek uzaklaştırmak	drag something away v.
35	Phrasals	birini/bir şeyi uzaklaştırmak	fend someone or something off v.
36	Phrasals	birini/bir şeyi birinden bir şeyden uzağa götürmek/uzaklaştırmak	get someone or something away from someone or something v.
37	Phrasals	birini/bir şeyi uzaklaştırmak	hold someone or something off v.
38	Phrasals	(birini/bir şeyi) tekmeyle/tekme atarak uzaklaştırmak	kick against (someone or something) v.
39	Phrasals	(birini/bir şeyi) tekme atarak uzaklaştırmak	kick at (someone or something) v.
40	Phrasals	(birini/bir şeyi) uzaklaştırmak	lead (someone or something) away v.
41	Phrasals	(birini/bir şeyi) ayartarak uzaklaştırmak	lure (someone or something) away v.
42	Phrasals	(birini/bir şeyi) korkutup kaçırmak/uzaklaştırmak	scare (someone or something) away v.
43	Phrasals	(bir şeyi) uzaklaştırmak	clean out (of/from) v.
Idioms
44	Idioms	(birini/bir şeyi) sürükleyerek (bir şeyden) uzaklaştırmak	drag (someone or something) away from (something) v.
45	Idioms	(birini/bir şeyi) çekerek (bir şeyden) uzaklaştırmak/çıkarmak	drag (someone or something) away from (something) v.
46	Idioms	(birini/bir şeyi birinden, bir şeyden, kendinden) uzaklaştırmak	push (someone or something) off (of) (someone, something, or oneself) v.
47	Idioms	(bir şeyi) aklından uzaklaştırmak	take one's mind off v.
48	Idioms	(bir şeyi) bir şeyden uzaklaştırmak	break something free (from something) v.
49	Idioms	kendini/birini/bir şeyi (bir şeyden) uzaklaştırmak	break/cut/tear (something) loose from somebody/something v.
50	Idioms	(birini/bir şeyi) gözünün önünden uzaklaştırmak/almak	get (someone or something) out of (one's) sight v.
51	Idioms	(birini/bir şeyi) uzaklaştırmak/gidermek	keep (someone or something) at bay v.
52	Idioms	birini/bir şeyi uzaklaştırmak/gidermek	keep something/someone at bay v.
53	Idioms	birini/bir şeyi uzaklaştırmak/gidermek	hold something/someone at bay