blue in the face - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

blue in the face

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Bedeutungen von dem Begriff "blue in the face" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 5 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Phrases
blue in the face expr. bitap düşene (kadar)
blue in the face expr. yorgunluk ya da zorlanma belirtileri gösterme
blue in the face expr. hali kalmayana (dek)
blue in the face expr. canı çıkıncaya (kadar)
blue in the face expr. pestili çıkana (kadar)

Bedeutungen, die der Begriff "blue in the face" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 32 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Idioms
do something until you are blue in the face v. (bir şeyi) bitap düşene kadar yapıp bir sonuca varamamak
do something until you are blue in the face v. (bir şeyi) hali kalmayana dek yapıp bir sonuca varamamak
do something until you are blue in the face v. (bir şeyi) canı çıkıncaya kadar yapıp bir sonuç alamamak
do something until you are blue in the face v. (bir şeyi) pestili çıkana kadar yapıp bir sonuç alamamak
do something until you are blue in the face v. (bir şeyi) takati kalmayana dek yapıp bir sonuç alamamak
talk until one is blue in the face v. bitap düşene kadar konuşmak
complain till one is blue in the face v. başının etini yemek
talk until one is blue in the face v. dili damağı kurumak
complain till one is blue in the face v. makineli tüfek gibi konuşmak
complain till one is blue in the face v. sürekli dırdır etmek
be/until one is blue in the face v. canını dişine takmış olmak
be/until one is blue in the face v. bitap düşene kadar çabalamak
be/until one is blue in the face v. kendini paralamak
be/until one is blue in the face v. canı çıkana kadar çabalamak
be/until one is blue in the face v. pestili çıkana kadar çabalamak
talk till (one) is blue in the face v. bitap düşene kadar konuşmak
talk till (one) is blue in the face v. konuşmaktan dili damağı kurumak
talk till (one) is blue in the face v. nefes tüketmek
talk till (one) is blue in the face v. dili damağı kuruyana kadar konuşmak
talk till (one) is blue in the face v. istediği kadar konuşmak
until (one) is blue in the face adv. bitap düşene kadar
until (one) is blue in the face adv. hali kalmayana dek
until (one) is blue in the face adv. canı çıkıncaya kadar
until (one) is blue in the face adv. pestili çıkana kadar
until (one) is blue in the face adv. takati kalmayana dek
till (one) is blue in the face expr. makineli tüfek gibi
till (one) is blue in the face expr. dır dır
till (one) is blue in the face expr. vır vır
till (one) is blue in the face expr. nefesi tükenene kadar
until you are blue in the face expr. istediği kadar
until you are blue in the face expr. pestili çıkana kadar
until you are blue in the face expr. takati kalmayana dek