built-in - Türkisch Englisch Wörterbuch

built-in

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Bedeutungen von dem Begriff "built-in" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 22 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
built-in adj. ankastre
This company offers the most affordable prices among manufacturers of built-in double boilers.
Bu şirket, ankastre çift kazan üreticileri arasında en uygun fiyatları sunmaktadır.

More Sentences
built-in adj. gömme
General
built-in adj. dahili
The earphones have a built-in microphone.
Kulaklıkta dahili bir mikrofon var.

More Sentences
Technical
built-in adj. dahili
Usually, this is handled by the laptop’s built-in cooling system.
Genellikle bu işlem dizüstü bilgisayarın dahili soğutma sistemi tarafından gerçekleştirilir.

More Sentences
built-in adj. yerleşik
America and Europe have built-in safeguards to ensure the Court will not become a political tool.
Amerika ve Avrupa, Mahkeme'nin siyasi bir araç haline gelmemesini sağlamak için yerleşik güvencelere sahiptir.

More Sentences
Informatics
built-in adj. yerleşik
Firstly, surely it is dangerous to negotiate separately on the Built-In Agenda.
İlk olarak, Yerleşik Gündem üzerinde ayrı ayrı müzakere etmek kesinlikle tehlikelidir.

More Sentences
General
built-in adj. yerli
built-in adj. doğasında olan
built-in adj. fıtri
built-in adj. yaradılışında olan
built-in adj. normalde ekstra olan dahili bir özelliğe ait
Technical
built-in n. gömme dolap
built-in adj. gömme
built-in adj. gömülü
built-in adj. gömme tip
built-in adj. sabit
built-in adj. yapısal
built-in adj. yapısında bulunan
Construction
built-in adj. gömme
built-in adj. gömme tip
Automotive
built-in adj. ankastre
Aeronautic
built-in adj. gömme

Bedeutungen, die der Begriff "built-in" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 74 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
built-in oven n. ankastre fırın
The built-in oven can be placed at any height, and the designers suggest choosing the height at face level.
Ankastre fırın herhangi bir yüksekliğe yerleştirilebilir ve tasarımcılar yüksekliği yüz seviyesinde seçmeyi önerir.

More Sentences
built in function n. hazır fonksiyon
built-in wardrobe n. gömme dolap
built-in system n. gömülü sistem
built-in cupboard n. gömme dolap
built-in product n. ankastre ürün
built-in furniture n. gömme mobilya
built-in bed n. ranza
built-in kitchen n. mutfak nişi
built in adj. içinde var olan
built in adj. yerleşik
Proverb
rome wasn't built in a day sabreden derviş muradına ermiş
rome wasn't built in a day roma bir günde kurulmadı
rome was not built in a day sabreden derviş muradına ermiş
rome was not built in a day boyacı küpü mü bu?
rome was not built in a day roma bir günde kurulmadı
Idioms
rome wasn't built in a day expr. boyacı küpü mü bu?
Trade/Economic
built-in-stabilizers n. otomatik denkleştiriciler
built-in obsolescence n. bilinçli eskitme
built-in obsolescence n. planlı eskitme
Technical
beam with both ends built in n. her iki ucu ankastre kiriş
built-in aerial n. iç anten
built-in function n. hazır fonksiyon
built-in antenna n. iç anten
built-in check n. otomatik kontrol
built-in procedure n. hazır yordam
built-in check n. yapı-içi denetimi
built-in thermal protection n. içten ısıl koruma
built-in function n. hazır işlev
built-in procedure n. hazır prosedür
built-in group n. yerleşik grup
built in governor n. regülatör
built-in system n. dahili sistem
built-in transformer n. gömme transformatör
built-in styles n. yerleşik stiller
built-in switch n. monteli şalter
built-in thermal protection n. gömülü ısıl koruma
built-in door handle n. gömme kapı tutamağı
built-in test equipment n. cihaz içi test donanımı
Computer
built in menu n. yerleşik menü
built-in menus n. yerleşik menüler
built-in functions n. yerleşik işlevler
built-in method n. yerleşik yöntem
built-in dictionary n. yerleşik sözlük
built-in command n. yerleşik komut
built-in toolbars available n. kullanılabilir yerleşik araç çubukları
built-in role n. yerleşik görev
built-in template n. gömülü şablon
built-in version n. hazır versiyon/sürüm
Informatics
built-in memory n. iç bellek
built-in function n. iç işlev
built-in memory n. tümleşik bellek
built-in function n. tümleşik işlev
Television
built-in mic n. kapalı yer mikrofonu
Construction
beam with both ends built in n. her iki ucu ankastre kiriş
built-in lighting n. gömük aydınlatma
built-in furniture n. sabit mobilya
built-in furniture n. gömme dolap
built-in tank n. gömme depo
built-in closet n. gömme dolap
built-in wardrobe n. gömme gardrop
built-in tank n. yeraltı tankı
built-in kitchen n. niş mutfak
built-in thermal protection n. içten ısıl koruma
built-in reservoir n. gömme rezervuar
built-in washbasin n. hilton lavabo
regulations for the structures to be built in disaster areas n. afet bölgelerinde yapılacak yapılar hakkında yönetmelik
Furniture
built-in dishwasher n. ankastre bulaşık makinesi
Aeronautic
built in test equipment n. geliştirilen test ekipmanı
built-in test equipment n. dahili test ekipmanı
Military
built in test equipment n. dahili test cihazı
built in test equipment n. içe monte edilmiş test cihazı
Photography
built-in flash n. cihaza sabit flaş
built-in flash n. yerleşik flaş