bulunduğu yerde - Türkisch Englisch Wörterbuch

bulunduğu yerde

Bedeutungen von dem Begriff "bulunduğu yerde" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 1 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
bulunduğu yerde in one's tracks adv.

Bedeutungen, die der Begriff "bulunduğu yerde" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 23 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
görevli bulunduğu yerde oturmayan (kimse) nonresident n.
görevli bulunduğu yerde oturmayan (kimse) non-resident n.
evlenecek kimselerin durumunu nüfus kayıtlarının bulunduğu yerde askı yoluyla ilan etmek/askıya çıkarmak ask the banns v.
evlenecek kimselerin durumunu nüfus kayıtlarının bulunduğu yerde askı yoluyla ilan etmek/askıya çıkarmak publish the banns v.
evlenecek kimselerin durumunu nüfus kayıtlarının bulunduğu yerde askı yoluyla ilan etmek/askıya çıkarmak call the banns v.
bulunduğu yerde doğmuş olmayan non-native adj.
bulunduğu yerde doğmamış olan non-native adj.
Phrases
bulunduğu/hazır olduğu yerde where available expr.
birinin/bir şeyin bulunduğu yerde/yere in (someone's or something's) place expr.
Idioms
bulunduğu/olduğu yerde yaşlanmak age in place v.
bulunduğu/olduğu yerde yaşlanmak be aging in place v.
bulunduğu/olduğu yerde yaşlanmak age in place v.
bulunduğu/olduğu yerde yaşlanmak be aging in place v.
tam o anda bulunduğu yerde (donup kalmış) dead in (someone's or something's) tracks adj.
tam o anda bulunduğu yerde (donup kalmış) dead in one's tracks adj.
bulunduğu yerde/durumda kendini garip/tuhaf hisseden in the wrong box [obsolete] adv.
tam o anda bulunduğu yerde dead in someone's tracks expr.
Pathology
vücutta bulunduğu yerde ortaya çıkmış autochthonal adj.
vücutta bulunduğu yerde ortaya çıkmış autochthonic adj.
Biology
bulunduğu yerde ortaya çıkan (plankton) autogenetic adj.
Geology
bulunduğu yerde oluşmuş authigenic adj.
bulunduğu yerde oluşmuş (kaya, mineral) autochthonal adj.
bulunduğu yerde oluşmuş (kaya, mineral) autochthonic adj.