business to business - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

business to business

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Bedeutungen von dem Begriff "business to business" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 3 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Trade/Economic
business to business n. bir çok alıcı ve satıcı firmanın elektronik ortamda bir araya gelip alım satım işlemleri gerçekleştirdikleri ticaret platformu
business to business n. işletmeler arası
business to business n. kurumlararası

Bedeutungen, die der Begriff "business to business" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 44 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
getting ready to do business n. iş yapmaya hazır hale gelme
day-to-day business n. günlük/gündelik/rutin iş(ler)
have no business to do something v. hakkı olmamak
get ready to do business v. iş yapmaya hazır hale gelmek
get down to business v. iş konuşmasına başlamak
get down to business v. ana iş konusunu görüşmeye başlamak
get down to business v. sadede gelmek
get down to business v. işe dönmek
Colloquial
a good chance to learn the business n. işi öğrenmek için iyi bir fırsat
now back to business expr. şimdi işe geri dönelim
let's get down to business expr. i̇şimize bakalım
Idioms
get down to business v. asıl işe bakmak
get down to business v. asıl işi ele almak
get down to business v. asıl konuya gelmek
have no business to do something v. bir şey yapmaya hakkı olmamak
get down to business v. ciddileşmek
make it one's business to do something v. kendine vazife edinmek
get down to business v. sadede gelmek
have no business doing something/to do something v. bir şey yapmaya hakkı olmamak
make it business to v. -i kendine vazife edinmek
make it business to v. '-i kendine iş/görev edinmek
I'll thank you to mind your own business expr. burnunu sokmadığın için teşekkür ederim
i'll thank you to mind your own business expr. kendi işine bak lütfen
I'll thank you to mind your own business expr. sen kendi işine bakarsan memnun olurum
Speaking
he wants to do business with us expr. bizimle iş yapmak istiyor
I'm willing to do whatever it takes to keep my business afloat expr. işimi ayakta tutacak ne varsa yapmaya hazırım
we're here to do business expr. iş için buradayız
let's get down to business expr. sadede gelelim
Trade/Economic
acqouired right to do business n. alınmış ticari faliyet hakkı
business to customer n. firmadan müşteriye e-ticaret
business to business trade n. firmadan firmaya ticaret
business to business trade n. işletmeden işletmeye ticaret
business to business (b2b) n. işletmeler arası
business-to-consumer (b2c) n. işletmeden tüketiciye
amortization of right to do business n. ticari faliyet hakları amortismanı
revaluated right to do business n. ticari faaliyet hakkı değer artışı
right to do business n. ticari faaliyet hakkı
related to the business adj. işle ilgili
business to consumers expr. firmadan tüketiciye
Law
felonies violating freedom to engage in business and freedom of labour n. iş ve çalışma hürriyeti aleyhinde cürümler
Tourism
the right to operate a business within a hotel for a fee n. ücret karşılığı bir otelin bünyesinde iş yapma hakkı
Advertising
business-to-consumer (B2C) n. firmadan tüketiciye ticaret
business-to-business (B2B) adj. kurumlar/işletmeler arası (ticaret)
Telecom
fiber to the business n. işletmeye kadar lif