cognate - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

cognate

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Bedeutungen von dem Begriff "cognate" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 22 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
cognate n. soydaş
General
cognate n. hısım
cognate n. akraba
cognate adj. aynı soydan gelen
cognate adj. akraba olan
cognate adj. kandaş
cognate adj. aynı kökenli
cognate adj. kökü aynı olan
cognate adj. aynı türden
cognate adj. aynı kökten
cognate adj. kökteş
Law
cognate n. hısım
cognate adj. kan bağı olan
cognate adj. anne tarafından akraba olan
Politics
cognate n. soydaş
Education
cognate n. yüksek lisansta ek olarak alınan bir dizi ders
Linguistics
cognate n. başka dildeki bir diğeriyle akraba olan kelime
cognate adj. eşasıllı
cognate adj. eş asıllı
cognate adj. konuşma organlarından birkaçını içeren
Geology
cognate adj. katılaşmış lav içinde olup aynı püskürük kayacın parçası olan (volkanik parçacık)
Ottoman Turkish
cognate adj. müteşabih

Bedeutungen, die der Begriff "cognate" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 11 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
cognate languages n. akraba diller
cog (cognate) abrev. soydaş
cog (cognate) abrev. hısım
cog (cognate) abrev. akraba
cog (cognate) abrev. kandaş
Linguistics
cognate languages n. akraba diller
cognate method n. eşdeşler yöntemi
false cognate n. yanlış kökteş
false cognate n. yanıltıcı eş asıllı
cognate object n. etimolojik olarak ilişkili olduğu bir fiilin nesnesi olan isim
cognate word n. ortak dilden türemiş farklı dilden kelime