Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
General | ||
General | değersiz bir şey | white chip n. |
Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
General | ||
General | değerli eşyanın yerine genellikle kapalı zarfta değersiz bir şey konularak yapılan dolandırıcılık | murphy game n. |
General | değersiz bir şey olmak | not to be worth a shit v. |
Colloquial | ||
Colloquial | önemsiz, değersiz, incir çekirdeğini doldurmayacak bir şey | a hill of beans n. |
Colloquial | önemsiz, değersiz, incir çekirdeğini doldurmayacak bir şey | a row of beans n. |
Idioms | ||
Idioms | önemsiz/değersiz/incir çekirdeğini doldurmayacak bir şey | a hill of beans n. |
Idioms | önemsiz/değersiz/incir çekirdeğini doldurmayacak bir şey | a row of beans n. |
Idioms | değersiz bir şey satın almak | buy a lemon v. |
Idioms | (bir şeyi) değersiz bir şey karşılığında satmak | sell (something) for a mess of pottage v. |
Idioms | (bir şey) değersiz | (something) don't amount to a bucket of spit expr. |