endokrin - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

endokrin



Bedeutungen von dem Begriff "endokrin" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 3 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
endokrin endocrine n.
endokrin endocrine adj.
Medical
endokrin endocrine n.

Bedeutungen, die der Begriff "endokrin" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 52 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
endokrin bezleri endocrine glands n.
Medical
endokrin terapi endocrine therapy n.
endokrin tedavi endocrine therapy n.
endokrin tedavisi endocrine treatment n.
endokrin sistemi endocrine system n.
endokrin hastalıkları endocrine diseases n.
endokrin disfonksiyon endocrine dysfunction n.
endokrin tiroid fonksiyon testi endocrine thyroid function test n.
endokrin bezi tümörleri endocrine gland neoplasms n.
endokrin ve metabolik etkiler endocrine and metabolic effects n.
endokrin terapisi endocrine therapy n.
endokrin sistem kanserleri endocrine system cancers n.
endokrin sistem endocrine system n.
endokrin ve antikolinerjik yan etkiler endocrine and anticholinergic side effects n.
endokrin bozukluklar endocrine disturbances n.
endokrin bozukluk endocrine disorder n.
endokrin bezi endocrine gland n.
endokrin bozucular endocrine disruptors n.
endokrin bezleri endocrine glands n.
karışık endokrin-ekzokrin karsinom mixed endocrine-exocrine carcinoma n.
meme ve endokrin cerrahisi breast and endocrine surgery n.
multipl endokrin neoplazi men (multiple endocrine neoplasia) n.
multipl endokrin neoplazi tip 2a multiple endocrine neoplasia type 2a n.
pankreasın endokrin tümörleri pancreatic endocrine tumors n.
tip 2 mültipl endokrin tümör sendromu type 2 multible endocrine neoplasia syndromes n.
tip 1 mültipl endokrin tümör sendromu type 1 multiple endocrine neoplasia syndromes n.
testisin endokrin fonksiyonu endocrine function of the testis n.
endokrin bezlerindeki bozuklukların ve hastalıkların teşhisi ve tedavisiyle ilgilenen tıp branşı endocrinology n.
Anatomy
pankreasta glukagon ve insülin üretilen endokrin bölgeleri pancreatic islets n.
atıcı kanalı olmayan (endokrin bezler gibi) ductless adj.
Physiology
endokrin bezi salgısı endocrine n.
endokrin bezi endocrine n.
vücudun metabolik faaliyetlerini kontrol etmeye yardımcı olmak için iç salgılar üreten endokrin bezlerinin oluşturduğu sistem endocrine system n.
sinir sistemi ve endokrin bezlerin salgıladığı hormonların arasındaki etkileşime ait olan, bu etkileşimle ilgili olan veya bu etkileşimi içeren neuroendocrine adj.
endokrin bezleri veya salgıları ile ilgili endocrinal adj.
endokrin bezleri veya salgıları ile ilgili endocrinic adj.
endokrin bezleri veya salgıları ile ilgili endocrinous adj.
endokrin bezleri veya salgıları ile ilgili endocritic adj.
endokrin bezleri ile ilgili endocrine adj.
Pathology
endokrin hastalıklar endocrine diseases n.
endokrin bez malign neoplazmı malignant neoplasm endocrine gland n.
endokrin bezler benign neoplazmı benign neoplasm of endocrine gland n.
endokrin bez benign neoplazmı benign neoplasm endocrine gland n.
endokrin bozukluklar endocrine disorders n.
endokrin pankreas benign neoplazmı benign neoplasm of endocrine pancreas n.
endokrin bozukluk endocrine disorder n.
endokrin hastalıklar myopathy in endocrine diseases n.
geçici yenidoğan endokrin bozukluğu transitory neonatal endocrine disorder n.
girişim sonrası gelişen endokrin ve metabolik bozukluklar postprocedural endocrine and metabolic disrd n.
endokrin sistemdeki bozukluktan kaynaklanan hastalık endocrinopathy n.
endokrin bezi yetersizliği hypofunction n.
Chemistry
doğal östrojenleri taklit ederek normal endokrin sistemini bozan kimyasal bileşikler xenoestrogen n.