| Englisch | Türkisch | |
|---|---|---|
| General | ||
| General | expatiate v. | ayrıntılı yazmak |
| General | expatiate v. | ayrıntılı yazmak/konuşmak |
| General | expatiate v. | istediği gibi dolaşmak |
| Englisch | Türkisch | |
|---|---|---|
| Phrasals | ||
| Phrasals | expatiate on someone or something v. | biri veya bir şey hakkında ayrıntılı yazmak/konuşmak |
| Phrasals | expatiate on someone or something v. | birini veya bir şeyi uzun uzun anlatmak |
| Phrasals | expatiate on someone or something v. | biri veya bir şey hakkında uzun uzun yazmak/konuşmak |
| Phrasals | expatiate on someone or something v. | birini veya bir şeyi uzun uzadıya anlatmak |
| Phrasals | expatiate on someone or something v. | biri veya bir şey hakkında uzun uzadıya yazmak/konuşmak |
| Phrasals | expatiate on someone or something v. | biri veya bir şey hakkında bir dolu laf etmek |
| Phrasals | expatiate on v. | hakkında uzun uzadıya yazmak/konuşmak |
| Phrasals | expatiate on v. | hakkında ayrıntılı yazmak/konuşmak |
| Phrasals | expatiate on v. | -i uzun uzun anlatmak |
| Phrasals | expatiate on v. | biri veya bir şey hakkında bir dolu laf etmek |
| Phrasals | expatiate on v. | -i uzun uzadıya anlatmak |
| Phrasals | expatiate on v. | hakkında uzun uzun yazmak/konuşmak |