Verlauf

fall on (something)

Bedeutungen von dem Begriff "fall on (something)" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 7 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
Phrasals
1	Phrasals	fall on (something) v.	(belirli bir zamanda/tarihte) olmak
2	Phrasals	fall on (something) v.	(belirli bir zamana/tarihe) denk gelmek
3	Phrasals	fall on (something) v.	(tarihi/zamanı belirli bir güne) rastlamak
4	Phrasals	fall on (something) v.	(bir şeyle) karşılanmak
5	Phrasals	fall on (something) v.	(ilgisizlikle, ters) karşılanmak
6	Phrasals	fall on (something) v.	dikkate alınmamak
7	Phrasals	fall on (something) v.	kulak ardı edilmek

Bedeutungen, die der Begriff "fall on (something)" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 70 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
Phrasals
1	Phrasals	fall behind on (something) v.	bir düzenli ödemeyi/görevi vaktinde/zamanında yapamamak
2	Phrasals	fall behind on (something) v.	bir taksiti/kirayı vaktinde/zamanında ödeyememek
3	Phrasals	fall behind on (something) v.	bir düzenli ödemeyi/görevi geç yapabilmek
4	Phrasals	fall behind on (something) v.	bir borcu geç ödeyebilmek
5	Phrasals	fall behind on (something) v.	bir düzenli ödemede/görevde geç kalmış olmak
6	Phrasals	fall behind on (something) v.	bir düzenli ödemenin/görevin vaktini/zamanını geçirmek
7	Phrasals	fall behind on (something) v.	(bir şeyin) gerisinde kalmak
8	Phrasals	fall behind on (something) v.	(bir şeyde) hedeflenen aşamada olmamak
9	Phrasals	fall behind on (something) v.	(bir şeyde) planlananın gerisinde kalmak
10	Phrasals	fall behind on (something) v.	(bir şeyde) olması gerekenin altında/gerisinde kalmak
11	Phrasals	fall behind on (something) v.	(bir şeyi) çıkaramamak/yetiştirememek
12	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) üstüne göçmek
13	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) üstüne çökmek
14	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) üstüne yıkılmak
15	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(birine/bir şeye) saldırmak
16	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) üstüne çullanmak
17	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(birine/bir şeye) vurmak
18	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) üstüne hücum etmek
19	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(bir şey/dönem) geçirmek
20	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(bir şeyden/dönemden) geçmek
21	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(bir şey/dönem) yaşamak
22	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(bir şey/dönem) görmek
23	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(bir şeye/döneme) girmek
24	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(bir şeye/döneme) düşmek
25	Phrasals	fall on (someone or something) v.	başından (bir şey) geçmek
26	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(bir şey) tecrübe etmek
27	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(bir şey) deneyimlemek
28	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(bir şeyle) karşılaşmak
29	Phrasals	fall on (someone or something) v.	başına (bir şey) gelmek
30	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(birinin) üstüne kalmak
31	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(birinin) sorumluluğuna kalmak
32	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(birinin) üstüne düşmek (iş)
33	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(birinin) sorumluluğu/görevi olmak
34	Phrasals	fall on (someone or something) v.	ummadığı bir anda (bir şeyin) farkına varmak
35	Phrasals	fall on (someone or something) v.	ummadığı bir anda (bir şeyi) bulmak
36	Phrasals	fall on (someone or something) v.	birden aklına gelmek
37	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) üstüne düşmek
38	Phrasals	fall down on someone or something v.	birinin/bir şeyin üstüne düşmek
39	Phrasals	fall back on someone or something v.	(geriye doğru) birinin/bir şeyin üstüne düşmek
40	Phrasals	fall back on someone or something v.	yedek olarak ayrılan birini/bir şeyi kullanmaya başlamak
41	Phrasals	fall back on someone or something v.	rezervleri kullanmaya başlamak
42	Phrasals	fall back on someone or something v.	yedekte tutulan birini/bir şeyi kullanmaya başlamak
43	Phrasals	fall back on someone or something v.	ihtiyat olarak saklanan birini/bir şeyi kullanmaya başlamak
44	Phrasals	fall back on someone or something v.	birikimden harcamak/yemeye başlamak
45	Phrasals	fall back on (someone or something) v.	(yedekte tutulan birine/bir şeye) güvenmek
46	Phrasals	fall back on (someone or something) v.	(ihtiyat olarak saklanan birine/bir şeye) güvenmek
47	Phrasals	fall back on (someone or something) v.	(yedekte tutulan birine/bir şeye) bel bağlamak
48	Phrasals	fall in on (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) üzerine çökmek
49	Phrasals	fall in on (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) üzerine göçmek
50	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) üstüne düşmek
51	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(birine/bir şeye) düşmek
52	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(birine/bir şeye) saldırmak
53	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(birine/bir şeye) hücum etmek
54	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(birine/bir şeye) vurmak
55	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) üstüne çullanmak
56	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) üstüne hücum etmek
57	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(bir şey) yaşamak
58	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(bir şey) geçirmek
59	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(bir duruma/döneme) girmek/düşmek
60	Phrasals	fall on (someone or something) v.	aniden (bir şeyin) farkına varmak
61	Phrasals	fall on (someone or something) v.	umulmadık şekilde (bir şey) bulmak
62	Phrasals	fall on (someone or something) v.	bir anda aklına (bir şey) gelmek
63	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(belirli bir zamanda/tarihte) olmak
64	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(belirli bir zamana/tarihe) denk gelmek
65	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(tarihi/zamanı belirli bir güne) rastlamak
66	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(bir şeyle) karşılanmak
67	Phrasals	fall on (someone or something) v.	(ilgisizlikle, ters) karşılanmak
68	Phrasals	fall on (someone or something) v.	dikkate alınmamak
69	Phrasals	fall on (someone or something) v.	kulak ardı edilmek
Idioms
70	Idioms	fall back on something v.	başarısız olduktan sonra farklı bir koz kullanmak