Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Synonyme
Über uns
Werkzeuge
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyme
Werkzeuge
Über uns
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Verlauf
force someone
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
Bedeutungen von dem Begriff
"force someone"
im Türkisch Englisch Wörterbuch : 1 Ergebniss(e)
Kategorie
Englisch
Türkisch
General
1
General
force someone
v.
birini zorlamak
Bedeutungen, die der Begriff
"force someone"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 116 Ergebniss(e)
Kategorie
Englisch
Türkisch
General
1
General
force (someone) to (do something)
v.
mecbur bırakmak
2
General
force someone to marry
v.
zorla evlendirmek
3
General
force someone to emigrate
v.
tehcir etmek
4
General
force someone to resign
v.
istifaya zorlamak
Phrasals
5
Phrasals
serve as the driving force (behind someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) arkasındaki itici güç olmak
6
Phrasals
serve as the driving force (behind someone or something)
v.
(bir şeyi) körükleyen/teşvik eden etken olmak
7
Phrasals
serve as the driving force (behind someone or something)
v.
(bir şeyi) yapmaya sevk/teşvik etmek
8
Phrasals
serve as the driving force (behind someone or something)
v.
(birini/bir şeyi) harekete geçiren/teşvik eden etken/güç olmak
9
Phrasals
force someone to do something
v.
birini bir şey yapmaya zorlamak
10
Phrasals
force someone out of something
v.
birini bir yerden zorla/ite kaka çıkarmak
11
Phrasals
force someone or something down
v.
birini veya bir şeyi etkisiz hale getirmek
12
Phrasals
force someone or something down
v.
birini veya bir şeyi yakalamak
13
Phrasals
force someone or something down
v.
birini veya bir şeyi yere yatırmak
14
Phrasals
force (someone or something) in
v.
(birini/bir şeyi) bir yere girmeye zorlamak
15
Phrasals
force (someone or something) in
v.
(birini/bir şeyi) zorla bir yere sokmak
16
Phrasals
force (someone or something) in
v.
(birini/bir şeyi) bir yere tıkmak
17
Phrasals
force (someone or something) in
v.
(birini/bir şeyi) bir yere sokuşturmak
18
Phrasals
force (someone or something) in
v.
(birini/bir şeyi) bir yere dürtmek
19
Phrasals
force (someone or something) in
v.
(birini/bir şeyi) ezerek sokmak
20
Phrasals
force (someone or something) off (of) (something)
v.
(birini/bir şeyi) bir yerden zorla ayırmak
21
Phrasals
force (someone or something) off (of) (something)
v.
(birini/bir şeyi) bir yerden zorla koparmak
22
Phrasals
force (someone or something) off (of) (something)
v.
(birini/bir şeyi) bir yerden zorla çıkarmak
23
Phrasals
force (someone or something) off (of) (something)
v.
(birini/bir şeyi) bir yerden kalkmaya/çıkmaya ikna etmek
24
Phrasals
force (someone or something) off (of) (something)
v.
(birini/bir şeyi) bir yerden zorla kaldırmak
25
Phrasals
force (someone or something) off (of) (something)
v.
(birini/bir şeyi) bir gruptan ayrılmaya zorlamak
26
Phrasals
force (someone or something) off (of) (something)
v.
(birini/bir şeyi) bir gruptan vazgeçmeye zorlamak
27
Phrasals
force (someone or something) off (of) (something)
v.
(birini/bir şeyi) bir yerden el çekmeye zorlamak
28
Phrasals
force (someone or something) off (of) (something)
v.
(birini/bir şeyi) bir gruptan ayrılmaya razı etmek
29
Phrasals
force someone or something off (of) something
v.
birini/bir şeyi bir yerden zorla ayırmak
30
Phrasals
force someone or something off (of) something
v.
birini/bir şeyi bir yerden zorla koparmak
31
Phrasals
force someone or something off (of) something
v.
birini/bir şeyi bir yerden zorla çıkarmak
32
Phrasals
force someone or something off (of) something
v.
birini/bir şeyi bir yerden kalkmaya/çıkmaya ikna etmek
33
Phrasals
force someone or something off (of) something
v.
birini/bir şeyi bir yerden zorla kaldırmak
34
Phrasals
force someone or something off (of) something
v.
birini/bir şeyi bir gruptan, komiteden ayrılmaya zorlamak
35
Phrasals
force someone or something off (of) something
v.
birini/bir şeyi bir gruptan, komiteden vazgeçmeye zorlamak
36
Phrasals
force someone or something off (of) something
v.
birini/bir şeyi bir yerden, komiteden el çekmeye zorlamak
37
Phrasals
force someone or something off (of) something
v.
birini/bir şeyi bir gruptan, komiteden ayrılmaya razı etmek
38
Phrasals
force someone or something off (of) something
v.
(birini/bir şeyi başka birinin) üstüne atmak
39
Phrasals
force someone or something off (of) something
v.
(birini/bir şeyi başka birinin) sorumluluğuna vermek
40
Phrasals
force someone or something off (of) something
v.
(birini/bir şeyi başka birinin) sırtına yüklemek
41
Phrasals
force someone or something off (of) something
v.
(birini/bir şeyi başka birine) emanet etmek
42
Phrasals
force someone or something off (of) something
v.
(birini/bir şeyi başka birinin) üstüne yıkmak
43
Phrasals
and force someone or something off
v.
birini/bir şeyi bir yerden zorla ayırmak
44
Phrasals
and force someone or something off
v.
birini/bir şeyi bir yerden zorla koparmak
45
Phrasals
and force someone or something off
v.
birini/bir şeyi bir yerden zorla çıkarmak
46
Phrasals
and force someone or something off
v.
birini/bir şeyi bir yerden kalkmaya/çıkmaya ikna etmek
47
Phrasals
and force someone or something off
v.
birini/bir şeyi bir yerden zorla kaldırmak
48
Phrasals
and force someone or something off
v.
birini/bir şeyi bir gruptan, komiteden ayrılmaya zorlamak
49
Phrasals
and force someone or something off
v.
birini/bir şeyi bir gruptan, komiteden vazgeçmeye zorlamak
50
Phrasals
and force someone or something off
v.
birini/bir şeyi bir yerden, komiteden el çekmeye zorlamak
51
Phrasals
and force someone or something off
v.
birini/bir şeyi bir gruptan, komiteden ayrılmaya razı etmek
52
Phrasals
and force someone or something off
v.
(birini/bir şeyi başka birinin) üstüne atmak
53
Phrasals
and force someone or something off
v.
(birini/bir şeyi başka birinin) sorumluluğuna vermek
54
Phrasals
and force someone or something off
v.
(birini/bir şeyi başka birinin) sırtına yüklemek
55
Phrasals
and force someone or something off
v.
(birini/bir şeyi başka birine) emanet etmek
56
Phrasals
and force someone or something off
v.
(birini/bir şeyi başka birinin) üstüne yıkmak
57
Phrasals
force on (someone or something)
v.
(birine/bir şeye) bir şeyi dayatmak
58
Phrasals
force on (someone or something)
v.
(birini/bir şeyi) bir şey yapmak zorunda bırakmak
59
Phrasals
force on (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) sırtına bir şey yüklemek
60
Phrasals
force on (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) üstüne bir şey yıkmak
61
Phrasals
force on (someone or something)
v.
(birini/bir şeyi) devam etmeye zorlamak
62
Phrasals
force on (someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin) zorla devam etmesini sağlamak
63
Phrasals
force on (someone or something)
v.
(birini/bir şeyi) üstelemek
64
Phrasals
force on (someone or something)
v.
(birini/bir şeyi) zorlamak
65
Phrasals
force on (someone or something)
v.
(birine) tecavüz etmek
66
Phrasals
force on (someone or something)
v.
(birinin) zorla ırzına geçmek
67
Phrasals
force someone or an animal from something
v.
birini/bir hayvanı zorla bir şeyden/yerden göndermek
68
Phrasals
force someone or an animal from something
v.
birini/bir hayvanı zorla bir şeyden/yerden uzaklaştırmak
69
Phrasals
force (oneself) on (someone or something)
v.
tecavüz etmek
70
Phrasals
force (oneself) on (someone or something)
v.
gasp etmek
71
Phrasals
force (someone or an animal) out of (something)
v.
(birini/bir hayvanı bir şeyden) zorla çıkarmak
72
Phrasals
force (someone or an animal) out of (something)
v.
(birini/bir hayvanı bir şeyden) zorla uzaklaştırmak
73
Phrasals
force (someone) out of (something)
v.
(birini) istifaya zorlamak
74
Phrasals
force (someone) out of (something)
v.
(birini pozisyonunu/koltuğunu) bırakmaya zorlamak
75
Phrasals
force (someone) out of (something)
v.
(birini pozisyonundan) ayrılmaya zorlamak
76
Phrasals
force (someone) out of (something)
v.
(birini) istifa etmek/pozisyonundan ayrılmak zorunda bırakmak
77
Phrasals
force (someone) out of (something)
v.
(birini bir yerden) el çekmeye zorlamak
78
Phrasals
force (someone or something) into (something)
v.
(birini/bir şeyi bir şeye/yere) zorla sığdırmak
79
Phrasals
force (someone or something) into (something)
v.
(birini/bir şeyi bir şeye/yere) tıkmak
80
Phrasals
force (someone or something) into (something)
v.
(birini/bir şeyi) zorla (bir şeye/yere) sokmak
81
Phrasals
force (someone or something) into (something)
v.
(birini/bir şeyi) zorla (bir şeye/yere) itmek
82
Phrasals
force (someone or something) into (something)
v.
(birini/bir şeyi bir şeyin) içine itmek
83
Phrasals
force (someone or something) into (something)
v.
(birini/bir şeyi bir şeyin) içine zorla sokmak
84
Phrasals
force (someone or something) into (something)
v.
(birini/bir şeyi bir şeyin) içine düşürmek
85
Phrasals
force (someone or something) into (something)
v.
(birini/bir şeyi bir şeyin) içine girmek zorunda bırakmak
86
Phrasals
force (someone or something) off on (someone )
v.
(birini/bir şeyi birine) yamamak
87
Phrasals
force (someone or something) off on (someone )
v.
(birini/bir şeyi birine) yıkmak
88
Phrasals
force (someone or something) through (something)
v.
(birini/bir şeyi bir şeye/yere) zorla sığdırmak
89
Phrasals
force (someone or something) through (something)
v.
(birini/bir şeyi bir şeye/yere) tıkmak
90
Phrasals
force (someone or something) on
v.
(birini/bir şeyi) devam etmeye zorlamak
91
Phrasals
force someone or something out of something
v.
birini/bir şeyi bir şeyden/yerden zorla çıkarmak
92
Phrasals
force someone or something out of something
v.
birini/bir şeyi bir şeyden/yerden çıkmaya/ayrılmaya zorlamak
93
Phrasals
force someone or something out of something
v.
birini/bir şeyi konumunu bırakmaya zorlamak
94
Phrasals
force someone or something out of something
v.
birine/bir şeye el çektirmek
95
Phrasals
force someone or something out of something
v.
birini/bir şeyi konumundan ayrılmaya zorlamak
96
Phrasals
force someone or something out
v.
birini/bir şeyi bir şeyden/yerden zorla çıkarmak
97
Phrasals
force someone or something out
v.
birini/bir şeyi bir şeyden/yerden çıkmaya/ayrılmaya zorlamak
98
Phrasals
force someone or something out
v.
birini/bir şeyi konumunu bırakmaya zorlamak
99
Phrasals
force someone or something out
v.
birine/bir şeye el çektirmek
100
Phrasals
force someone or something out
v.
birini/bir şeyi konumundan ayrılmaya zorlamak
Idioms
101
Idioms
persuade or force someone to agree with you
v.
birini hizaya getirmek
102
Idioms
persuade or force someone to agree with you
v.
birini yola getirme
103
Idioms
serve as the driving force (behind someone or something)
v.
arkasındaki neden/sebep/itici güç olmak
104
Idioms
serve as the driving force (behind someone or something)
v.
arkasında olup cesaret/güç vermek
105
Idioms
force someone to the wall
v.
birisini köşeye sıkıştırmak
106
Idioms
be the driving force behind someone
v.
birinin arkasındaki itici güç olmak
107
Idioms
force someone off something
v.
birini istifaya zorlamak
108
Idioms
force someone off
v.
birini istifaya zorlamak
109
Idioms
become the driving force behind someone
v.
birinin arkasındaki itici güç olmak
110
Idioms
force someone out of office
v.
istifaya zorlamak
111
Idioms
force someone or something down someone's throat
v.
zorla yedirmek
112
Idioms
force someone or something down someone's throat
v.
zorla yutturmak
113
Idioms
force someone or something down someone's throat
v.
zorla kabul ettirmek
114
Idioms
serve as the driving force (behind someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin arkasında) kışkırtıcı güç/unsur olmak
115
Idioms
serve as the driving force (behind someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin arkasında) motive eden/motivasyon veren güç olmak
116
Idioms
serve as the driving force (behind someone or something)
v.
(birinin/bir şeyin arkasında) yüreklendirici güç/unsur olmak
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of force someone
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy