göklere - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

göklere



Bedeutungen von dem Begriff "göklere" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 1 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Idioms
göklere to the skies expr.

Bedeutungen, die der Begriff "göklere" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 94 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
göklere çıkartma emblazoning n.
göklere çıkartan exalter n.
göklere çıkartma emblazonment n.
birini göklere çıkaran yazı panegyric n.
göklere çıkarma overselling n.
göklere çıkaran emblazoner n.
göklere çıkartılma praise n.
göklere çıkaran kimse solemnizer [us] n.
göklere çıkaran kimse solemniser [uk] n.
göklere çıkarmak beslaver v.
göklere çıkarmak glorify v.
göklere çıkarmak cry up v.
göklere çıkarmak enthuse about v.
göklere çıkarmak praise to the skies v.
göklere çıkarmak celebrate v.
göklere çıkarmak sing the praises of v.
göklere çıkarmak plug up v.
göklere çıkarmak oversell v.
göklere çıkarmak extol v.
göklere çıkarmak emblazon v.
göklere çıkarmak enthrone v.
göklere çıkarmak rave about v.
göklere çıkarmak sing somebody's praise v.
göklere çıkarmak build up v.
göklere çıkarmak flatter v.
göklere çıkarmak magnify v.
göklere çıkarmak exalt to the skies v.
göklere çıkartmak lay it on v.
göklere çıkarmak praise somebody to the skies v.
göklere çıkarmak exalt v.
göklere çıkarmak hail v.
göklere çıkarmak extoll v.
göklere çıkarmak rave v.
tekrar göklere çıkarmak reglorify v.
göklere çıkarmak magnificate v.
göklere çıkarmak magnify [obsolete] v.
iyice göklere çıkarmak outflatter v.
göklere çıkarmak sky v.
göklere çıkarmak solemnize [obsolete] v.
göklere çıkarmak solemnise [obsolete] v.
göklere çıkarmak superexalt v.
göklere çıkartılmış emblazoned adj.
göklere çıkarılan vaunted adj.
göklere çıkarılmamış unexalted adj.
göklere çıkaran exalting adj.
göklere çıkararak in high terms adv.
göklere tırmanırcasına toweringly adv.
Phrasals
olarak ilan edip methetmek/yüceltmek/övmek/göklere çıkarmak extol (someone or something) as (something) v.
olarak ilan edip methetmek/yüceltmek/övmek/göklere çıkarmak extol someone or something as something v.
birini/bir şeyi bir şey olarak göklere çıkarmak extol someone or something as something v.
(birini) göklere çıkarmak fawn upon (one) v.
(birini) göklere çıkarmak fawn on (one) v.
birini göklere çıkarmak fawn upon someone v.
birini göklere çıkarmak fawn on someone v.
olarak ilan edip methetmek/yüceltmek/övmek/göklere çıkarmak extol as v.
-i göklere çıkarmak fawn on v.
birini/bir şeyi göklere çıkartmak go on about someone/something v.
(bir şeyi) göklere çıkarmak rave about (something) v.
-i göklere çıkarmak rave over v.
(bir şeyi) göklere çıkarmak rave over (something) v.
Colloquial
göklere çıkarma rave n.
birini/bir şeyi göklere çıkartmak go on (and on) about someone/something v.
(birini) göklere çıkarmak wrap (up) [australia] v.
göklere çıkartmak big up v.
(birini) göklere çıkarmak rap (up) [australia] v.
Idioms
birisini göklere çıkarmak think someone hung the moon and stars v.
birisini göklere çıkarmak think someone is god's own cousin v.
göklere çıkartmak pour it on v.
göklere çıkarmak praise to the skies v.
göklere çıkarmak gild the lily v.
göklere çıkarmak go into rhapsodies v.
göklere çıkarmak pour it on v.
göklere çıkarmak sing someone's praises v.
göklere çıkarmak sing the praises of v.
göklere çıkarmak polish the apple v.
öve öve göklere çıkarmak praise to the skies v.
kendini göklere çıkarmak blow one's own trumpet v.
sevinçten göklere çıkmak be in seventh heaven v.
göklere çıkarmak send (one) to glory v.
kendini göklere çıkarmak toot (one's) own trumpet v.
sevinçten göklere çıkmak be in (your) seventh heaven v.
birini/bir şeyi göklere çıkarmak praise someone or something to the skies v.
birini/bir şeyi öve öve göklere çıkarmak praise someone or something to the skies v.
(birini/bir şeyi) göklere çıkarmak extoll the virtues of (someone or something) v.
(birini) göklere çıkarmak fawn (all) over (one) v.
(birini/bir şeyi) göklere çıkarmak put (someone or something) (up) on a pedestal v.
(birini/bir şeyi) göklere çıkarmak set (someone or something) (up) on a pedestal v.
(birini/bir şeyi) göklere çıkarmak sing (someone's or something's) praises v.
(birini/bir şeyi) göklere çıkarmak sing somebody's/something's praises v.
(birini/bir şeyi) göklere çıkarmak sing the praises of (someone or something) v.
(birini) göklere çıkarmak think (one) hung the moon v.
göklere çıkarmak think hung the moon v.
göklere çıkartılan greatest thing since sliced bread expr.
göklere çıkarılmış on a pedestal expr.