Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Synonyme
Über uns
Werkzeuge
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyme
Werkzeuge
Über uns
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Verlauf
görülmeyen
Bedeutungen von dem Begriff
"görülmeyen"
im Englisch Türkisch Wörterbuch : 2 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
General
1
General
görülmeyen
unnoticeable
adj.
2
General
görülmeyen
unspied
adj.
Bedeutungen, die der Begriff
"görülmeyen"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 60 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
General
1
General
net görülmeyen şey
blur
n.
2
General
saygın görülmeyen edebiyat
non-canonized literature
n.
3
General
uzun süredir görülmeyen akraba
a long-lost relative
n.
4
General
kriz olarak görülmeyen durum
noncrisis
n.
5
General
araba sürerken görülmeyen nokta
blind corner
n.
6
General
(nümizmatik) aynı parçada görülmeyen ön ve arka tasarımlarla basılmış madeni para veya madalya
mule
n.
7
General
gerçekleştirilmesi mümkün görülmeyen siyasi amaç
impossibilism
n.
8
General
mümkün görülmeyen şey
improbability
n.
9
General
takdire layık görülmeyen
thankless
adj.
10
General
iyice görülmeyen
indistinct
adj.
11
General
gerekli görülmeyen
not considered necessary
adj.
12
General
kolay görülmeyen
unobtrusive
adj.
13
General
gözle görülmeyen
invisible
adj.
14
General
gözle görülmeyen
unseeable
adj.
15
General
gözle görülmeyen
unbeholden
adj.
16
General
hor görülmeyen
uncontemned
adj.
17
General
uygunsuz görülmeyen
unobjectionable
adj.
18
General
uzun süredir görülmeyen
long-lost
adj.
19
General
bozuk yapılı görülmeyen
compact
adj.
20
General
hürmete layık görülmeyen
disrespectable
adj.
21
General
ön görülmeyen
inexpectable [obsolete]
adj.
22
General
kullanıma uygun görülmeyen
condemned
adj.
23
General
ön görülmeyen
inopinable [obsolete]
adj.
24
General
ön görülmeyen
inopinate [obsolete]
adj.
25
General
sık görülmeyen
seldom
adj.
26
General
çıplak gözle görülmeyen
subgross
adj.
27
General
gerekli görülmeyen
supererogative
adj.
28
General
bahsi gerekli görülmeyen
superseded
adj.
29
General
sık görülmeyen
occasionally
adv.
Phrasals
30
Phrasals
uzun zaman görülmeyen kişiyi ziyaret etmek
look someone up
v.
Phrases
31
Phrases
yapılması uygun görülmeyen
not quite the thing
expr.
Colloquial
32
Colloquial
aralarında toplumca uygun görülmeyen oranda yaş farkı olan iki kişinin yaşadığı ilişki
may-december romance
n.
Idioms
33
Idioms
sevgilisine/partnerine (sınıfsal olarak) layık görülmeyen kimse
a bit of rough [uk]
n.
34
Idioms
göz önünde olup/olmasına rağmen görülmeyen
hidden in plain view
adj.
35
Idioms
herkesin görebileceği bir yerde olup/olmasına rağmen görülmeyen
hidden in plain view
adj.
36
Idioms
göz önünde olup/olmasına rağmen görülmeyen
hidden in plain sight
adj.
Trade/Economic
37
Trade/Economic
mazur görülmeyen gecikme
non-excusable delay
n.
38
Trade/Economic
tahsili olası görülmeyen hesaplar
estimated uncollectible accounts
n.
Law
39
Law
yasalara aykırı olarak görülmeyen olay
noncrime
n.
40
Law
yeterli görülmeyen bilirkişi raporu
insufficient expert report
n.
Politics
41
Politics
görülmeyen işlemler
invisible transaction
n.
Technical
42
Technical
gözle görülmeyen buhar veya gaz salınımı
effluvium
n.
Television
43
Television
ekranda görülmeyen bir anlatıcının, spikerin sesi
voice-over
n.
44
Television
ekranda görülmeyen bir anlatıcının sesinin kullanıldığı reklam
voice-over
n.
Physiology
45
Physiology
hızlı göz hareketlerinin oluşmadığı, rüya görülmeyen ve gece boyunca tekrarlayan uyku hali
nonrapid eye movement
n.
Biology
46
Biology
atalara ait, türün diğer fertlerinde görülmeyen bazı özellikleri üzerinde taşıyan canlı
throwback
n.
47
Biology
birkaç kuşaktır görülmeyen özelliklerin yeniden ortaya çıkması
reversion
n.
48
Biology
birkaç nesil boyunca görülmeyen bir özelliğin daha sonraki nesillerden birinde yeniden ortaya çıkması
atavism
n.
49
Biology
atalara ait, birkaç nesildir görülmeyen bazı özellikleri üzerinde taşıyan canlı
atavist
n.
50
Biology
daha önce görülmeyen
de novo
adj.
51
Biology
yaygın görülmeyen
ecdemic
adj.
Botanic
52
Botanic
çoğunlukla amerika'ya özgü tropik otlardan meydana gelen, tüp gibi taçyaprakları bulunan çiçeklere sahip ve genellikle susamgiller familyasına dahil edilip ayrı bir familya olarak görülmeyen küçük bir familya
family martyniaceae
n.
53
Botanic
çoğunlukla amerika'ya özgü tropik otlardan meydana gelen, tüp gibi taçyaprakları bulunan çiçeklere sahip ve genellikle susamgiller familyasına dahil edilip ayrı bir familya olarak görülmeyen küçük bir familya
martyniaceae
n.
Linguistics
54
Linguistics
argolar içeren ve resmi durumlar için uygun görülmeyen gündelik dil
slang term
n.
Military
55
Military
doğru hedefleri tutturacak ve haritada görülmeyen hedefleri yakalayacak şekilde atışları yönlendirmek
register
n.
56
Military
askeri hizmete uygun görülmeyen kimse
rejectee
n.
57
Military
ilişkili görülmeyen arızalar
non-relevant failures
n.
Theatre
58
Theatre
(seyircilerce görülmeyen) sahne kenarı boşluklarında
in the wings
expr.
Archaic
59
Archaic
sık görülmeyen
seld
adj.
Slang
60
Slang
seçkin bir grubun parçası olarak görülmeyen alelade kimse
mundane
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of görülmeyen
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy