get with (someone)

Bedeutungen von dem Begriff "get with (someone)" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 9 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
Slang
1	Slang	get with (someone) v.	(biriyle) duygusal bir ilişki içerisine girmek
2	Slang	get with (someone) v.	(biriyle) romantik bir ilişki içerisine girmek
3	Slang	get with (someone) v.	(biriyle) flört etmek
4	Slang	get with (someone) v.	(biriyle) çıkmak
5	Slang	get with (someone) v.	(biriyle) seks yapmak
6	Slang	get with (someone) v.	(birini) yatağa atmak
7	Slang	get with (someone) v.	(biriyle) yatmak
8	Slang	get with (someone) v.	(biriyle) ilişkisi olmak
9	Slang	get with (someone) v.	(biriyle) yatmak

Bedeutungen, die der Begriff "get with (someone)" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 203 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
Phrasals
1	Phrasals	get on (with someone) v.	(biriyle) iyi geçinmek
They are always there and help us in Europe to understand each other better, and to get on better with each other. Her zaman oradalar ve Avrupa'da birbirimizi daha iyi anlamamıza ve birbirimizle daha iyi geçinmemize yardımcı oluyorlar. More Sentences
2	Phrasals	get along (with someone) v.	(biriyle) iyi geçinmek
He is getting along well with his employees. Çalışanlarıyla iyi geçiniyor. More Sentences
3	Phrasals	get on with (someone) v.	(biriyle) geçinmek
Suppose there's some jerk you just can't get on with. Geçinemediğin pislik biri olduğunu düşün. More Sentences
Colloquial
4	Colloquial	get along famously (with someone) v.	çok iyi anlaşmak
We got along famously. Çok iyi anlaşırdık. More Sentences
General
5	General	try to get along with (someone) v.	anlaşmaya çalışmak
6	General	get in touch with someone v.	birisiyle temasa geçmek
7	General	get in bad (with someone) v.	birisiyle sorunu olmak
8	General	get in bad (with someone) v.	birisiyle kötü olmak
9	General	get into an argument with someone v.	biriyle bir tartışmaya girmek
Phrasals
10	Phrasals	let someone get on with something v.	birinin birşeyi yapmayı sürdürmesine izin vermek
11	Phrasals	get someone in touch with someone v.	görüştürmek
12	Phrasals	get off with (someone) v.	(biriyle) bir yerden çıkmak
13	Phrasals	get off with (someone) v.	(biriyle) bir şeyden inmek
14	Phrasals	get with (someone or something) v.	(bir şey/biri) hakkında bilgilenmek
15	Phrasals	get with (someone or something) v.	(bir şey/biri) hakkında bilgi edinmiş olmak
16	Phrasals	get with (someone or something) v.	(bir şey/biri) hakkında bilgi sahibi olmak
17	Phrasals	and get along (with someone) v.	(biriyle) geçinmek
18	Phrasals	get on (with someone) v.	(biriyle) geçinmek
19	Phrasals	get down with (someone or something) v.	(birini/bir şeyi) kabul etmek/kabullenmek
20	Phrasals	get away with someone or something v.	biriyle/bir şeyle kaçmak
21	Phrasals	get down with (someone) v.	(biriyle) karşılıklı döktürmek
22	Phrasals	get down with (someone) v.	(biriyle) arası iyi olmak
23	Phrasals	get down with (someone or something) v.	(birini/bir şeyi) desteklemek
24	Phrasals	get down with (someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle) aynı fikirde/görüşte olmak
25	Phrasals	get down with (someone) v.	(biriyle) iyi geçinmek
26	Phrasals	get down with (someone) v.	(biriyle) arkadaşça/dostça bir ilişkisi olmak
27	Phrasals	get away with someone or something v.	birini/bir şeyi alıp kaçmak
28	Phrasals	get down with (someone) v.	(biriyle) seksi dans etmek
29	Phrasals	get in with (someone) v.	(birilerinin) arasına girmek/dahil olmak
30	Phrasals	get on (with someone) v.	(biriyle) iyi arkadaş olmak
31	Phrasals	get on (with someone) v.	(biriyle) arası iyi olmak
32	Phrasals	get along (with someone) v.	(biriyle) iyi arkadaş olmak
33	Phrasals	get along (with someone) v.	(biriyle) arası iyi olmak
34	Phrasals	get in with (someone) v.	(birine) bulaşmak
35	Phrasals	get on with (someone) v.	(biriyle) arkadaş olmak
36	Phrasals	get on with (someone) v.	(biriyle) anlaşmak
37	Phrasals	get on with (someone) v.	(biriyle) uyuşmak
38	Phrasals	get on with (someone) v.	(biriyle) iyi geçinmek
39	Phrasals	get through (with someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle) geçmeyi başarmak
40	Phrasals	get through (with someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle) geçebilmek
41	Phrasals	get with (someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle) irtibat kurmak
42	Phrasals	get with (someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle) buluşmak/bir araya gelmek
43	Phrasals	get through (with someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle) ilişkisini bitirmek
44	Phrasals	get through (with someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle) ilişkisine son vermek
45	Phrasals	get with someone v.	birini (daha yakından) tanımak
Colloquial
46	Colloquial	get right with (someone) v.	(birinin) gönlünü almak
47	Colloquial	get right with (someone) v.	(birine) kendini affettirmek
48	Colloquial	get right with (someone) v.	(birine karşı) yaptığı yanlış bir şeyi telafi etmek
49	Colloquial	get right with (someone) v.	(birine karşı) suçunu telafi etmek
50	Colloquial	get along famously (with someone) v.	(biriyle) sıkı fıkı olmak
51	Colloquial	get along famously (with someone) v.	aralarından su sızmamak
52	Colloquial	get along famously (with someone) v.	(biriyle) iyi geçinmek
53	Colloquial	get an in with (someone) v.	yetkili bir pozisyondaki (birine) ulaşmak
54	Colloquial	get an in with (someone) v.	yüksek bir mevkideki (biriyle) iletişim/bağlantı kurmak
55	Colloquial	get an in with (someone) v.	yüksek bir mevkideki (birine) ulaşmak
56	Colloquial	get an in with (someone) v.	(birinden) torpil bulmak
57	Colloquial	get carried away with (someone or something) v.	(birine/bir şeye) kendini kaptırmak
58	Colloquial	get carried away with (someone or something) v.	(birine/bir şeye) kapılmak
59	Colloquial	get carried away with (someone) v.	(bir şeyi) abartmak
60	Colloquial	get it off with someone v.	biriyle sevişmek
61	Colloquial	get it off with someone v.	birini götürmek (seks)
Idioms
62	Idioms	get on a first-name basis with someone v.	birisiyle iyi arkadaş olmak
63	Idioms	get on a first-name basis with someone v.	birini çok iyi tanımak
64	Idioms	get on a first-name basis with someone v.	iyi arkadaşı olmak
65	Idioms	get into an argument with someone v.	biriyle tartışmaya girmek
66	Idioms	get tough with someone v.	birine sert davranmak
67	Idioms	get tough with someone v.	birilerine karşı sert olmak
68	Idioms	get along well with someone v.	biriyle iyi geçinmek
69	Idioms	get something going with someone v.	arasında/aralarında bir şeyler olmaya başlamak
70	Idioms	get something going with someone v.	biriyle çıkmaya başlamak
71	Idioms	get something going with someone v.	biriyle ilişkiye (aşk ilişkisine) girmek
72	Idioms	get something going with someone v.	arasında/aralarında bir şeyler olmak
73	Idioms	get a beef with someone v.	birine takmak
74	Idioms	get a beef with someone v.	birine gıcığı olmak
75	Idioms	get smart with someone v.	birine ukalalık etmek
76	Idioms	get into step with someone v.	adım uydurmak
77	Idioms	get on a first-name basis with someone v.	biriyle senli benli olmak
78	Idioms	get on a first-name basis with someone v.	senli benli olmak
79	Idioms	let someone get by with something v.	birinin yaptığının yanına kar kalmasına izin vermek
80	Idioms	get fresh with someone v.	birine saygısızlık/küstahlık etmek
81	Idioms	get into a shouting match with someone v.	biriyle ağız dalaşına girmek
82	Idioms	get off to the side with someone v.	(bir şeyler konuşmak için) biriyle bir kenara çekilmek
83	Idioms	get physical with someone v.	fiziksel müdahalede bulunmak
84	Idioms	get physical with someone v.	tensel/bedensel temasa girmek
85	Idioms	get into a slanging match with someone v.	biriyle ağız dalaşına girmek
86	Idioms	get in dutch (with someone) v.	(biriyle) başı derde/belaya girmek
87	Idioms	get in dutch (with someone) v.	(biriyle) sorun yaşamak
88	Idioms	get in dutch (with someone) v.	(birinin) tepkisini çekmek/canını sıkmak
89	Idioms	get in dutch (with someone) v.	(biriyle) başı dertte/belada olmak
90	Idioms	get in wrong with (someone) v.	(birine) yanlış yapmak
91	Idioms	get in wrong with someone v.	biriyle arasını bozmak
92	Idioms	get in wrong with (someone) v.	(birine) karşı yanlış bir şey yapmak
93	Idioms	get in wrong with (someone) v.	(biriyle) arayı bozmak
94	Idioms	get in wrong with someone v.	birinin gözünden düşmek
95	Idioms	get in wrong with (someone) v.	(biriyle) sorunu olmak
96	Idioms	get in wrong with (someone) v.	(birini) sinirlendirecek bir şey yapmak
97	Idioms	get in wrong with (someone) v.	(birini) gücendirmek
98	Idioms	get in wrong with someone v.	birinin antipatisini kazanmak/çekmek
99	Idioms	get involved (in or with someone) v.	(birine) duygusal, romantik, cinsel açıdan bağlanmak
100	Idioms	get involved (in or with someone or something) v.	(birinin) planlarına, eylemlerine, gelişimine dahil olmak
101	Idioms	get mixed up with (someone) v.	(belalı birilerine) bulaşmak
102	Idioms	get involved (in or with someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle) bir bağlantı/ilişki kurmak
103	Idioms	get involved (in or with someone or something) v.	(biriyle/bir kuruluşla) ortaklık ilişkisi kurmak
104	Idioms	get mixed up with (someone) v.	(birine) bulaşmak
105	Idioms	get involved (in or with someone or something) v.	(biriyle/bir kuruluşla) birleşmek
106	Idioms	get out of time (with someone or something) v.	ritme uyum sağlayamamak
107	Idioms	get out of time (with someone or something) v.	tempoya uyum sağlayamamak
108	Idioms	get out of time (with someone or something) v.	tempoyu/ritmi tutturamamak
109	Idioms	get out of time (with someone or something) v.	(birine/bir şeye) uyum sağlayamamak
110	Idioms	get out of time (with someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle) senkronu tutturamamak
111	Idioms	get out of time (with someone or something) v.	ritme/tempoya ayak uyduramamak
112	Idioms	get out of time (with someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle) zamanlamayı tutturamamak
113	Idioms	get out of time (with someone or something) v.	temponun/ritmin dışına çıkmak
114	Idioms	get out of time (with someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle) senkronu kaybetmek
115	Idioms	not let someone get away with something v.	yanına bırakmamak
116	Idioms	get even (with someone) v.	(birine) yaptığını ödetmek
117	Idioms	get even (with someone) v.	(biriyle) ödeşmek
118	Idioms	get even (with someone) v.	(birinden) öç/intikam almak
119	Idioms	get in sync (with someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle) aynı amaçlara, beğenilere, görüşlere sahip olmak
120	Idioms	get intimate with (someone) [euphemism] v.	(biriyle) cinsel ilişkiye girmek
121	Idioms	get in sync (with someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle) uyuşmak
122	Idioms	get in step (with someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) ritmine uymak
123	Idioms	get in tune with (someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle) uyuşmak
124	Idioms	get into step (with someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) ritmini yakalamak
125	Idioms	get in sync (with someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle) senkronize olmak
126	Idioms	get in good with (someone) v.	(biriyle) iyi geçinmek
127	Idioms	get into time (with someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) ritmini yakalamak
128	Idioms	get in tune with (someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle) mutabık olmak
129	Idioms	get in sync (with someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle) aynı/benzer bakış açısına/fikirlere sahip olmak
130	Idioms	get into an argument about (someone or something) with (someone) v.	(biriyle biri/bir şey hakkında) bir tartışmaya girmek
131	Idioms	get in bad (with someone) v.	(biriyle) arası bozulmak
132	Idioms	get in sync (with someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle) aynı anda hareket etmek
133	Idioms	get into step (with someone or something) v.	(birine/bir şeye) uyum sağlamak
134	Idioms	get in step (with someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) ritmini yakalamak
135	Idioms	get in good with (someone) v.	(biriyle) arası iyi olmak
136	Idioms	get intimate with (someone) [euphemism] v.	(biriyle) cinsel anlamda yakınlaşmak
137	Idioms	get into trouble with (someone) v.	(biriyle) başı belaya girmek
138	Idioms	get intimate with (someone) [euphemism] v.	(biriyle) seks yapmak
139	Idioms	get in trouble with (someone) v.	(biriyle) sorun yaşamak
140	Idioms	get in bad (with someone) v.	(biriyle) kötü olmak
141	Idioms	get into time (with someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) ritmine uymak
142	Idioms	get in good with (someone) v.	(birine) şirin gözükmek
143	Idioms	get in time (with someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) ritmini yakalamak
144	Idioms	get into an argument over (someone or something) with (someone) v.	(biriyle biri/bir şey hakkında) bir tartışmaya girmek
145	Idioms	get into step (with someone or something) v.	(birine/bir şeye) uymak
146	Idioms	get in sync (with someone or something) v.	(birine/bir şeye) ayak uydurmak
147	Idioms	get in tune with (someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle) uyumlu olmak
148	Idioms	get in step (with someone or something) v.	(birine/bir şeye) ayak uydurmak
149	Idioms	get in trouble with (someone) v.	(biriyle) başı belaya girmek
150	Idioms	get into an argument with (someone) v.	(biriyle) bir tartışmaya girmek
151	Idioms	get in time (with someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) ritmine uymak
152	Idioms	get in tune with (someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle) aynı telden çalmak
153	Idioms	get intimate with (someone) [euphemism] v.	(biriyle) sevişmek
154	Idioms	get in step (with someone or something) v.	(birine/bir şeye) riayet etmek
155	Idioms	get into step (with someone or something) v.	(birine/bir şeye) riayet etmek
156	Idioms	get into step (with someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) ritmine uymak
157	Idioms	get in bad (with someone) v.	(biriyle) sorunu olmak
158	Idioms	get into trouble with (someone) v.	(biriyle) sorun yaşamak
159	Idioms	get into an argument with (one) over (someone or something) v.	(biriyle biri/bir şey hakkında) bir tartışmaya girmek
160	Idioms	get into step (with someone or something) v.	(birine/bir şeye) ayak uydurmak
161	Idioms	get in step (with someone or something) v.	(birine/bir şeye) uymak
162	Idioms	get into an argument with (someone) about (someone or something) v.	(biriyle biri/bir şey hakkında) bir tartışmaya girmek
163	Idioms	get in step (with someone or something) v.	(birine/bir şeye) uyum sağlamak
164	Idioms	get out of sync (with someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) ritmini/hızını kaçırmak
165	Idioms	get out of sync (with someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle) aynı anda/senkronize hareket etmemek
166	Idioms	get to first with someone v.	biriyle öpüşmek
167	Idioms	get to first with someone v.	birinden öpücük çalmak
168	Idioms	get to first with someone v.	biriyle ilk evreyi geçmek
169	Idioms	get to first with someone v.	biriyle yiyişmek
170	Idioms	get to first with someone v.	birini öpmek
171	Idioms	get to first with someone v.	birinden öpücük almak
172	Idioms	get to first base (with someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle) büyük gelişme/ilerleme kaydetmek
173	Idioms	get to first with someone v.	biriyle ilk aşamayı geçmek
174	Idioms	get to first base (with someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle) ilk aşamayı geçmek
175	Idioms	get an in (with someone) v.	(birine) nazı/sözü geçmek
176	Idioms	get an in (with someone) v.	(biri) üzerinde nüfuzu olmak
Slang
177	Slang	get on real well with someone v.	aynı frekansta olmak
178	Slang	get on real well with someone v.	birinin arkadaşlığından çok hoşnut olmak
179	Slang	get on real well with someone v.	çok iyi anlaşmak
180	Slang	get into bed with someone v.	biriyle yakın iş ilişkisine girmek
181	Slang	get into bed with someone v.	biriyle ortak çalışmak
182	Slang	get it off with someone v.	biriyle cinsel ilişkiye girmek
183	Slang	get off with (someone) [uk] v.	(biriyle) cinsel ilişki yaşamak
184	Slang	get into bed with someone v.	biriyle şirketleri birleştirmek
185	Slang	get into bed with (someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle) bir ilişki içerisine girmek
186	Slang	get off with (someone) [uk] v.	(biriyle) aşk ilişkisi yaşamak
187	Slang	get off with (someone) [uk] v.	(birine) gönlünü kaptırmak
188	Slang	get into bed with someone v.	biriyle işleri birleştirmek
189	Slang	get into bed with someone v.	biriyle yatağa girmek
190	Slang	get it off with someone v.	birini götürmek (seks)İ biriyle sevişmek
191	Slang	get into bed with someone v.	biriyle iş ortaklığı yapmak
192	Slang	get it off with someone v.	biriyle yatmak
193	Slang	get off with (someone) [uk] v.	(biriyle) yakınlık kurmak
194	Slang	get into bed with someone v.	biriyle ortak iş yapmak
195	Slang	get into bed with (someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle) yatağa girmek
196	Slang	get to first base with (someone) v.	(birinden) öpücük almak
197	Slang	get to first (base) (with someone) v.	(biriyle) yiyişmek
198	Slang	get to first base with (someone) v.	(biriyle) yiyişmek
199	Slang	get to first (base) (with someone) v.	(biriyle) öpüşmek
200	Slang	get to first (base) (with someone) v.	(birinden) öpücük çalmak
201	Slang	get to first (base) (with someone) v.	(birinden) öpücük almak
202	Slang	get to first base with (someone) v.	(biriyle) öpüşmek
203	Slang	get to first base with (someone) v.	(birinden) öpücük çalmak