Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Synonyme
Über uns
Werkzeuge
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyme
Werkzeuge
Über uns
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Verlauf
güvenceye
Bedeutungen, die der Begriff
"güvenceye"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 34 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
Common Usage
1
Common Usage
güvenceye almak
secure
v.
General
2
General
kendini güvenceye alma
self assurance
n.
3
General
güvenceye alan
securer
n.
4
General
güvenceye alma
securing
n.
5
General
geleceğini güvenceye alma
securing the future of
n.
6
General
üstünlükleri düşmanlık yaratmadan güvenceye alma konusundaki ustalık
diplomacy
n.
7
General
(özellikle italyan asıllı) niteliksiz göçmen işçilerin işini sözleşme altında güvenceye alan kimse
padrone
n.
8
General
güvenceye alma
securance
n.
9
General
güvenceye almak
assure
v.
10
General
güvenceye almak
secure
v.
11
General
kendini güvenceye almak
hide one's self
v.
12
General
istenen sonucu güvenceye almak için önceden ayarlamak
rig
v.
13
General
güvenceye almak
forefend
v.
14
General
(bir oyunda) eli güvenceye almak
secure the round
v.
15
General
kendini güvenceye almış
self assured
adj.
16
General
güvenceye giren
sponsional
adj.
17
General
güvenceye dahil
sponsional
adj.
Phrasals
18
Phrasals
güvenceye almak
lay in for
v.
19
Phrasals
birini/bir şeyi bağlayıp güvenceye almak
strap in
v.
20
Phrasals
güvenceye almak
snub up
v.
21
Phrasals
gelecek bir fırtınaya hazırlanmak için deniz aracını ve ekipmanlarını sağlama/güvenceye almak
snug down
v.
22
Phrasals
başvurup güvenceye almak
take out
v.
23
Phrasals
(birini/kendini) ekonomik olarak güvenceye almak
set (someone or oneself) up for (something)
v.
Colloquial
24
Colloquial
1970'ten sonra doğup ailelerine kıyasla daha az maddi güvenceye sahip yetişkinlerin oluşturduğu kuşak
ipod generation
n.
25
Colloquial
kendini güvenceye almak
be on the safe side
v.
Idioms
26
Idioms
kendini güvenceye almak
have one's back to the wall
v.
27
Idioms
kendini güvenceye almak
have back to the wall
v.
28
Idioms
kendini güvenceye almış
with one's back to the wall
expr.
Trade/Economic
29
Trade/Economic
güvenceye dayalı olma
flexicurity
n.
30
Trade/Economic
güvenceye alınmamış
uncovered
adj.
Law
31
Law
abd anayasasının sekizinci düzenlemesi ile güvenceye alınan hak
freedom from cruel and unusual punishment
n.
Politics
32
Politics
kadınların seçimlere katılma hakkını destekleyip güvenceye alan bir hareket
woman suffrage
n.
Archaic
33
Archaic
güvenceye almak
sicker
v.
Star Wars
34
Star Wars
zaferimizi güvenceye al!
assure our victory!
expr.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of güvenceye
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy