high rate - Türkisch Englisch Wörterbuch

high rate

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Bedeutungen von dem Begriff "high rate" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 2 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
high rate n. yüksek oran
That is the highest rate recorded worldwide.
Bu, dünya çapında kaydedilen en yüksek orandır.

More Sentences
Trade/Economic
high rate n. azami parça miktarı

Bedeutungen, die der Begriff "high rate" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 37 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
spend at a high rate v. fazla harcama yapmak
get a high interest rate v. yüksek faiz getirisi elde etmek
Trade/Economic
high production rate and efficiency n. yüksek verim ve randıman
calibrated high dose rate cavities n. kalibreli yüksek doz oyuklar
high exchange rate country n. döviz kuru yüksek ülke
high interest rate policy n. yüksek faiz politikası
high real interest rate n. yüksek reel faiz
high inflation rate n. yüksek enflasyon oranı
high rate of inflation n. yüksek enflasyon oranı
high interest rate loan n. yüksek faizli kredi
high growth rate n. yüksek büyüme oranı
Technical
high recombination rate contact n. yüksek birleşme kontağı
high rate filter n. yüksek hızlı filtre
high-energy-rate forming n. yüksek enerjili şekillendirme
high-bit rate digital subscriber line n. yüksek bit hızlı sayısal abone hattı
high-energy-rate forming n. yüksek hızla biçimleme
high-energy-rate forming n. yüksek enerji oranlı biçimleme
high-energy-rate forging n. yüksek hızla dövme
Telecom
very high bit rate digital subscriber line n. çok yüksek bit hızlı sayısal abone hattı
high-data-rate digital subscriber line n. yüksek veri hızlı sayısal abone hattı
high data rate digital subscriber line n. yüksek veri hızlı sayısal abone hattı
Electric
high recombination rate contact n. yüksek birleşme kontağı
Mechanic
high rate pulse capability n. yüksek seviye darbe yeteneği
high-energy-rate forming n. yüksek enerjili şekillendirme
Automotive
high rate discharge n. yüksek oranlı deşarj
high rate discharge n. düşük oranlı deşarj
Aeronautic
high energy rate forming n. yüksek elektrik enerjisiyle şekillendirme
Medical
disease with a high death rate n. yüksek ölüm oranlı hastalık
high heart rate n. yüksek kalp hızı
high rate of lower extremity amputation n. yüksek orandaki alt ekstremite ampütasyonu
high erythrocyte sedimentation rate n. yüksek eritosit sedimantasyon hızı
high erythrocyte sedimentation rate n. yüksek eritrosit sedimantasyon oranı
high sedimentation rate n. yüksek sedimentasyon hızı oranı
high rate of cell turnover n. yüksek hücre döngüsü
a high postoperative complication rate n. yüksek oranda ameliyat sonrası komplikasyon oranı
Social Sciences
high fertility rate n. yüksek doğurganlık oranı
Environment
high exposure rate n. yüksek maruz kalma