hileyle - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

hileyle



Bedeutungen von dem Begriff "hileyle" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 4 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
hileyle by trickery adv.
hileyle knavishly adv.
hileyle jugglingly adv.
Phrases
hileyle by/on/under false pretences expr.

Bedeutungen, die der Begriff "hileyle" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 105 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
hileyle kazanma wangling n.
hileyle başarma wangling n.
hileyle atlatma dodge n.
hileyle koparma wangle n.
hileyle atlatma evasion n.
hileyle tuzağa düşüren kimse spider n.
hileyle elinden almak cheat v.
hileyle kabul ettirmek palm off v.
hileyle atlatmak dodge v.
hileyle kurtulmak dodge v.
hileyle (bir şeyi) yaptırmak enveigle v.
hileyle atlatmak jook [scotland/northern england] v.
hileyle kurtulmak wriggle v.
özellikle hileli kazanç elde etmek için (hileyle veya korkutarak) bir düşmanlık veya karşıtlığın üsteden gelmek muscle v.
hileyle değiştirmek gimmick v.
hileyle etkilemek gimmick v.
(bir şeyi) hileyle elde etmek chisel v.
hileyle gerçekleştirmek contrive v.
hileyle üzerine geçirmek convert v.
hileyle alt etmek outjockey v.
hileyle galip gelmek outjockey v.
hileyle yenmek outreach v.
hileyle alt etmek outslick v.
hileyle yenmek outslick v.
hileyle yenmek outtrick v.
hileyle alt etmek outtrick v.
hileyle almak rook [obsolete] v.
hileyle çalmak rook [obsolete] v.
hileyle getirmek sham v.
(hileyle vb.) koparmak wangle v.
hileyle veya zorla kaçırılmış kidnaped adj.
hileyle kazanılan fraudulent adj.
hileyle veya zorla kaçırılmış kidnapped adj.
Phrasals
hileyle (birini) dolandırmak come round v.
hileyle kandırmak pass something on someone v.
(birinin) elinden hileyle (bir şeyini) almak beguile (someone) out of (something) v.
(birinin) elinden hileyle (bir şeyini) almak beguile someone out of something v.
(birinin) elinden hileyle (bir şey) almak trick out of v.
hileyle/kandırarak bir şeyi iç etmek/götürmek defraud someone out of something v.
(birini) numarayla/hileyle (bir şeyin) içine çekmek entrap (someone) in (something) v.
(birini) numarayla/hileyle (bir şeyin) içine çekmek entrap (someone) into (something) v.
birinden hileyle bir şey sızdırmak wangle something from someone v.
(birini bir yere/bir durumun içine) hileyle sokmak wangle (one) into (some place or some situation) v.
(bir yere/bir durumun içine) hileyle girmek wangle (one's) way into (some place or some situation) v.
birini hileyle/üçkağıtla bir şeyinden etmek inveigle someone out of something v.
birinden hileyle/üçkağıtla bir şeyini elinden almak inveigle something out of someone v.
hileyle bir şeyden kaçmak wangle out of something v.
hileyle (bir şeyden) kaçmak weasel out (of something) v.
(birinden) bir şeyi hileyle ele geçirmek weasel out (of something) v.
hileyle kaçmak weasel out v.
hileyle (bir şeyden) kaçmak worm out of (something) v.
hileyle elinden almak beguile out of v.
hileyle/kandırarak iç etmek/götürmek defraud out of v.
hileyle/kandırarak bir şeyinden etmek defraud out of v.
hileyle/üçkağıtla (bir şeyinden) etmek inveigle out of v.
hileyle/üçkağıtla (bir şeyini) elinden almak inveigle out of v.
(birine) hileyle (bir şey) yaptırmak maneuver (one) into (doing something) v.
(birini) hileyle/kandırarak (bir şeyi) yapmaktan caydırmak maneuver (one) out of (something) v.
(birini) hileyle (bir şeyden) etmek maneuver (one) out of (something) v.
hileyle/dalavereyle/kandırarak yaptırmak maneuver into v.
(hileyle/kandırarak) yapmaktan caydırmak maneuver out of v.
hileyle (bir şeyden) etmek maneuver out of v.
hileyle (birini bir şeyden) etmek mulct (one) out of (something) v.
hileyle (birini bir şeyden) etmek mulct out of v.
(birinin bir şeyini) hileyle elinden almak take (one) for (something) v.
(birinin) elinden hileyle (bir şey) almak trick (one) out of (something) v.
(birinin) elinden hileyle (bir şey) almak trick (something) out of (one) v.
'-den hileyle bir şey sızdırmak wangle from v.
hileyle (birinin bir şeyini) çalmak/elde etmek wheedle (one) out of (something) v.
hileyle (birinin bir şeyini) çalmak/elde etmek wheedle (something) away from (one) v.
hileyle (birinin bir şeyini) çalmak/elde etmek wheedle (something) out of (one) v.
hileyle konumundan düşürmek freeze out v.
Colloquial
(bir şeye/bir yere) hileyle erişim sağlamak lie (one's) way into (something or some place) v.
(bir şeyi) hileyle elde etmek lie (one's) way into (something) v.
hileyle elindekileri kaybetmek/karşısındakine yedirmek get euchred out of v.
hileyle sahip olduğu bir şeyden edilmek get euchred out of v.
Idioms
hileyle elindekileri kaybetmek/karşısındakine yedirmek get euchred out of (something) v.
hileyle sahip olduğu bir şeyden edilmek get euchred out of (something) v.
hileyle elindeki alınmak get euchred out of something v.
hileyle (başka birinin/bir şeyin) lehine çevirmek stack the odds in (someone's or something's) favor v.
hileyle (başka birinin/bir şeyin) lehine çevirmek stack the odds in the favor of (someone or something) v.
hileyle avantaj kazanmak play with loaded dice v.
hileyle elde etmek/başarmak bluff (one's) way v.
numarayla/hileyle işin içinden sıyrılmak bluff (one's) way out of (something) v.
numarayla/hileyle (bir şeyden) paçayı kurtarmak bluff (one's) way out of (something) v.
(bir şeyden/bir durumdan) hileyle kurtulmak wangle (one's) way out of (something) v.
(hepsi) hileyle yapılmış (all) done by mirrors adj.
hileyle para kazanan on the fiddle expr.
Formal
hileyle veya zorla kaçırılmış kimse kidnappee n.
Law
başkasının malını hileyle gasp etme cheat n.
başkasının malını hileyle gasp etmek cheat v.
hileyle koymak foist v.
ıskat veya yok etmek için bir şeyi hileyle üstlenme prevaricate [uk] v.
hileyle kurtulmaya eğilimli evasive adj.
hileyle yapılan fraudulent adj.
Sport
ağırlığı hileyle değiştirilmiş bowling topu dodo n.
ağırlığı hileyle değiştirilmiş bowling topu dodo ball n.
Wagering
kumar cihazının gizlice ve hileyle kontrolünü sağlayan mekanik alet gimmick n.
yarış atının yerine hileyle başka at geçirmek ring v.
Archaic
hileyle kabul ettirmek fob v.
Slang
hileyle ele geçirmek weasel out v.
hileyle ele geçirmek weasel out of v.
(birinden) hileyle/dolandırıcılıkla (bir şey) almak chisel (something) out of (someone) v.
zafer/başarı/olumlu sonuç kurnazlıkla/hileyle elimizden alındı we was robbed expr.
zafer/başarı/olumlu sonuç kurnazlıkla/hileyle elimizden alındı we wuz robbed expr.