Englisch | Türkisch | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | jealously adv. | kıskançlıkla | ||
He jealously guarded his secret recipe. Gizli tarifini kıskançlıkla saklıyordu. More Sentences |
||||
General | jealously adv. | imrenerek | ||
She watched jealously as her friend received praise. Arkadaşına yapılan övgüleri imrenerek izliyordu. More Sentences |