Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
General | ||
General | kalabalıklar | heaps n. |
General | kalabalıklar | hives n. |
Türkisch | Englisch | |
---|---|---|
General | ||
General | paniğe kapılmış kalabalıklar | panic-stricken crowds n. |
General | kalabalıklar halinde toplaşmak | gather together in large numbers v. |
General | kalabalıklar halinde toplaşmak | gather together v. |
General | kalabalıklar halinde toplaşmak | crowd together v. |
General | kalabalıklar halinde akıp gitmek | overflow v. |
General | kalabalıklar halinde akın etmek | flush [obsolete] v. |
Proverb | ||
Proverb | kalabalıklar içinde yalnızlık | a great city, a great solitude |
Idioms | ||
Idioms | kalabalıklar içinde yalnız | alone in a crowd adj. |