kuş tüyü - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

kuş tüyü



Bedeutungen von dem Begriff "kuş tüyü" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 11 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
kuş tüyü feather n.
General
kuş tüyü down n.
kuş tüyü plume n.
kuş tüyü fuzz n.
kuş tüyü fluff n.
kuş tüyü pennach n.
kuş tüyü plumassary n.
Technical
kuş tüyü plume n.
Textile
kuş tüyü eider down n.
Zoology
kuş tüyü heckle [dialect] n.
kuş tüyü feathers n.

Bedeutungen, die der Begriff "kuş tüyü" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 45 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
ince kuş tüyü down n.
kuş kanadının büyük tüyü quill n.
iri kuş tüyü quill n.
kuş tüyü yorgan duvet n.
kuş tüyü yatak feather bed n.
uzun kuş tüylerinden başa takılan süsler veya şapkaya takılan uzun bir kuş tüyü aigrette n.
kuş tüyü şeklinde, değerli taşlardan yapılmış başa takılan mücevher veya takı aigrette n.
kuş/kaz tüyü ceket down jacket n.
uzun kuş tüylerinden başa takılan süsler veya şapkaya takılan uzun bir kuş tüyü aigret n.
kuş tüyü şeklinde, değerli taşlardan yapılmış başa takılan mücevher veya takı aigret n.
tüyü bitmemiş kuş quab n.
(oltacılık) yapay sinek yapımında kullanılan kuş tüyü quill n.
süs için kullanılan kuş tüyü demeti plumage n.
kenarı gövde renginden farklı renkte olan (kuş tüyü) laced adj.
(kuş tüyü) belirgin renkte enine şeritleri olan barred adj.
(saç veya kuş tüyü) kestaneye çalan kahverengi chestnut-brown adj.
kuş tüyü gibi olan downlike adj.
olgunlaşmamış ve sapında kan olan (kuş tüyü) sappy adj.
ana (kuş tüyü) primary adj.
Idioms
kuş tüyü kadar yumuşak as soft as down expr.
Trade/Economic
kuş tüyü yatakta yatırma featherbedding n.
Textile
kuş tüyü nüfuzu feather penetration n.
kuş tüyü dolgulu numune specimen containing feather n.
kuş tüyü ile doldurulmuş yorgan quilt filled with feather n.
kuş tüyü içeren numune specimen containing feather n.
kuş tüyü yorgan eider down n.
kuş tüyü ile doldurulmuş filled with feathers adj.
Mining
kuş tüyü şeklinde cevher feather ore n.
Biology
kuş tüyü gibi dallanan kıllara sahip plumulose adj.
Zoology
kuş tüyü güve plume moth n.
kuş tüyü sapı rachis n.
kuş tüyü sapı rhachis n.
yumuşak kuş tüyü dowl [dialect] [uk] n.
yünümsü kuş tüyü dowl [dialect] [uk] n.
yumuşak kuş tüyü dowle n.
yünümsü kuş tüyü dowle n.
Breeding
uzun gövdeli, uzun, ipeksi, mavimsi tüyleri ve kuş tüyü benzeri bir kuyruğu olan bir kedi nebelung n.
Fishery
oltanın ucuna takılan kuş tüyü tippet n.
Geology
kuş-tüyü cevheri feather ore n.
Ornithology
kuşlarda uçmaya yarayan ikincil kuş tüyü tertiary n.
tüyü bitmemiş kuş gull [dialect] [uk] n.
tüyü bitmemiş kuş gully [dialect] [uk] n.
ince kuş tüyü plumula n.
uzun gövdeli ve yumuşak uçlu (kuş tüyü) semiplume adj.
(kuş tüyü) zayıf ve dökülen sick adj.