main-line - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

main-line



Bedeutungen von dem Begriff "main-line" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 5 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
main-line n. kolda veya bacakta bulunan, madde enjekte etmek için elverişli ana damar
main-line n. güneydoğu pennsylvania'da bir grup banliyö
main-line n. (kilise gibi) köklü bir topluluğa mensup kimse
main-line adj. köklü bir topluluğun parçası olan
Fishery
main-line n. paragat avcılığında yemlerin tutturulduğu yat hatların merkezinde bulunan hat

Bedeutungen, die der Begriff "main-line" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 18 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
main line adj. önemli konumda olan
main line adj. esas faaliyet alanlarından sorumlu
Trade/Economic
main line n. ana hat
main line of business n. ana işkolu
Technical
main line n. ana boru
main line n. ana demiryolu
main line n. ana hat
pressure water main line n. basınçlı su şebekesi
Telecom
main line n. sabit hat
Railway
main line n. ana hat
main line vehicle n. ana hat taşıtı
main line track length n. ana hat uzunluğu
main line n. başlıca demiryolu hattı
Fishery
main line n. paragat avcılığında yemlerin tutturulduğu yat hatların merkezinde bulunan hat
Geography
main line n. güneydoğu pennsylvania'da bir grup banliyö
Military
main line of advance n. ana ilerleme hattı
main line of resistance n. asıl mukavemet hattı
Slang
main line n. kolda veya bacakta madde enjekte etmek için elverişli ana damar