mason - Türkisch Englisch Wörterbuch

mason

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Bedeutungen von dem Begriff "mason" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 21 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
mason n. mason
The masons meet once a month.
Masonlar ayda bir kez toplanır.

More Sentences
mason n. duvarcı
The mason is having lunch in his truck.
Duvarcı, öğle yemeğini kamyonunda yiyor.

More Sentences
Construction
mason n. duvarcı
The mason is having lunch in his truck.
Duvarcı ustası kamyonunda öğle yemeği yiyor.

More Sentences
mason n. duvar ustası
The mason will make the wall.
Duvarı duvar ustası halledecek.

More Sentences
General
mason n. taşçı
mason n. farmason
mason v. taş ile örmek
Construction
mason n. taş duvarcı
mason n. taşçı
mason v. duvar inşa etmek
mason v. duvar ile onarmak
mason v. taş veya tuğla duvar örmek
Geography
mason n. teksas eyaletinde şehir
mason n. michigan eyaletinde şehir
mason n. batı virginia eyaletinde yerleşim yeri
mason n. ohio eyaletinde şehir
mason n. tennessee eyaletinde yerleşim yeri
mason n. wisconsin eyaletinde yerleşim yeri
mason n. new hampshire eyaletinde yerleşim yeri
Entomology
mason n. sertleşmiş çamur ve kumdan yuvalar inşa eden çeşitli yalnız yaşayan arılara verilen ad
mason n. eumenes ve sceliphron cinsi çeşitli eşek arılarına verilen ad

Bedeutungen von dem Begriff "mason" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 4 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
mason mason n.
I wonder why the other Masons in the army did not support the Decembrists?
Ordudaki diğer Masonların neden Decembristleri desteklemediğini merak ediyorum.

More Sentences
General
mason freemason n.
I hear the Freemasons have a secret handshake.
Masonların gizli bir el sıkışması olduğunu duydum.

More Sentences
Idioms
mason on the square expr.
Technical
mason muff n.

Bedeutungen, die der Begriff "mason" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 33 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
mason jar n. cam turşu kavanozu
master mason n. üçüncü dereceye yükseltilmiş mason
master mason n. masonlukta üçüncü derece
mason and dixon's line n. amerikan iç savaşı öncesinde kuzey ve güney'i ayıran maryland ve pennsylvania arasındaki sembolik sınır
mason-dixon line n. amerikan iç savaşı öncesinde kuzey ve güney'i ayıran maryland ve pennsylvania arasındaki sembolik sınır
mason jar n. porselen astarlı ve vidalı çinko kapağı lastik bir halka yardımı ile yanlardan kapanan geniş ağızlı bir cam kavanoz
mason jar n. mason kavanozu
mason-dixon line n. mason-dixon hattı
mason and dixon's line n. mason-dixon hattı
mason and dixon line n. amerikan iç savaşı öncesinde kuzey ve güney'i ayıran maryland ve pennsylvania arasındaki sembolik sınır
mason jar n. mason kavanoz
mason and dixon line n. mason-dixon hattı
mason jar n. evde konserve yapımında kullanılan geniş ağızlı ve vidalı kapaklı çeşitli kavanozlara verilen ad
monumental-mason n. anıtsal yapı duvarları ören kimse
Construction
brick mason n. tuğla örücüsü
brick mason n. tuğla duvarcısı
cement mason n. çimento şap ustası
concrete mason n. betoncu
marble-mason n. mermerci
marble-mason n. mermer döşeyici
master mason n. duvarcı ustabaşı
master mason n. başduvarcı ustabaşı
stone mason n. taşçı
stone mason n. taş ustası
Psychology
gareis-mason syndrome n. gareis-mason sendromu
Marine Biology
mason shell n. diğer kabukları ve çakıl taşlarını kendi kabuğuna ekleyen phorus cinsi tek kabuklu bir deniz salyangozu
Geography
mason city n. illinois eyaletinde şehir
mason county n. michigan eyaletinde bölge
mason city n. nebraska eyaletinde yerleşim yeri
mason city n. iowa eyaletinde şehir
Entomology
mason bee (osmia cobaltina) n. kil, kum ve çamur gibi malzemelerden yuva inşa eden bir yalnız arı
mason wasp n. yuvasını kuma veya eski duvarların harçlarına inşa eden odynerus cinsine mensup bir yalnız eşekarısı
mason moth n. larvaları toprağın altında topraktan koza inşa eden güvelere verilen ad