Verlauf

other side

Bedeutungen von dem Begriff "other side" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 2 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
General
1	General	other side n.	diğer taraf
Trade/Economic
2	Trade/Economic	other side n.	karşı taraf

Bedeutungen, die der Begriff "other side" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 108 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
General
1	General	the other side of the medallion n.	madalyonun diğer yüzü
2	General	the other side of the medallion n.	madalyonun öbür yüzü
3	General	the other side of the medallion n.	madalyonun öteki yüzü
4	General	the voice on the other side of the line n.	telefonun öteki ucundaki ses
5	General	the voice on the other side of the line n.	telefonun diğer ucundaki ses
6	General	the voice on the other side of the line n.	telefonun ucundaki ses
7	General	the other side n.	öbür taraf
8	General	other side of that wall n.	duvarın diğer tarafı
9	General	laugh on the other side of the mouth v.	burnu sürtülmek
10	General	make a friend from the other side of the world v.	dünyanın diğer ucundan bir arkadaş edinmek
11	General	on the other side adv.	diğer yandan
12	General	from one side to the other other side adv.	bir yandan diğer yana
Phrases
13	Phrases	audi alteram partem (hear the other side) expr.	(bir hükme varmadan önce) diğer tarafı dinleyelim
Proverb
14	Proverb	the apples on the other side of the wall are the sweetest	komşunun tavuğu komşuya kaz görünür
15	Proverb	the apples on the other side of the wall are the sweetest	komşunun tavuğu komşuya kaz, karısı da kız görünür
16	Proverb	apples on the other side of the wall are the sweetest	komşunun tavuğu komşuya kaz görünür
17	Proverb	the grass looks greener on the other side	hariçten gazel okumak kolaydır
18	Proverb	the grass looks greener on the other side	davulun sesi uzaktan hoş gelir
19	Proverb	the grass is always greener on the other side of the fence	komşunun tavuğu komşuya kaz görünür
20	Proverb	the grass is always greener on the other side of the fence	davulun sesi uzaktan hoş gelir
21	Proverb	the grass is always greener (on the other side)	komşunun tavuğu komşuya kaz görünür
22	Proverb	the grass is always greener (on the other side)	davulun sesi uzaktan hoş gelir
23	Proverb	the grass is greener on the other side	komşunun tavuğu komşuya kaz görünür
24	Proverb	the grass is greener on the other side	davulun sesi uzaktan hoş gelir
Colloquial
25	Colloquial	on the other side expr.	diğer taraftan
26	Colloquial	on the other side expr.	öte yandan
Idioms
27	Idioms	up one side and down the other n.	baştan ayağa
28	Idioms	on the other side of the coin n.	madalyonun diğer yüzü
29	Idioms	the other side of the coin n.	madalyonun öteki yüzü
30	Idioms	the other side of the coin n.	madalyonun öbür yüzü
31	Idioms	other side of the tracks n.	varoş/gecekondu mahallesi/muhiti
32	Idioms	laugh out of the other side of one's mouth v.	ağız değiştirmek
33	Idioms	laugh out of the other side of one's face v.	ağız değiştirmek
34	Idioms	laugh out of the other side of one's mouth v.	burnu sürtülmek
35	Idioms	be laughing on the other side of one's face v.	burnu sürtülmek
36	Idioms	laugh on the other side of one's face v.	burnu sürtülmek
37	Idioms	be laughing out of the other side of one's mouth v.	burnu sürtülmek
38	Idioms	be laughing out of the other side of one's mouth v.	gününü görmek
39	Idioms	be laughing on the other side of one's face v.	gününü görmek
40	Idioms	laugh on the other side of one's face v.	gününü görmek
41	Idioms	laugh out of the other side of one's mouth v.	gününü görmek
42	Idioms	pass by on the other side v.	(özellikle yardıma muhtaç birini) görmezden gelmek
43	Idioms	pass by on the other side v.	(yardıma muhtaç biri ile ilgili) yanından geçip gitmek/oralı bile olmamak
44	Idioms	play one side against the other v.	iki tarafı birbirine düşürmek/kırdırmak
45	Idioms	play one side against the other v.	ortalığı kızıştırmak
46	Idioms	play one side against the other v.	aralarını bozmak/açmak
47	Idioms	play one side against the other v.	araya nifak sokmak
48	Idioms	bat for the other side v.	diğer tarafa çalışmak
49	Idioms	bat for the other side v.	diğer taraf için oynamak
50	Idioms	bat for the other side v.	diğer tarafa destek çıkmak
51	Idioms	bat for the other side v.	kendi cinsine ilgi duymak
52	Idioms	bat for the other side v.	homoseksüel olmak
53	Idioms	bat for the other side v.	eş cinsel olmak
54	Idioms	bat for the other side v.	kendiyle aynı cinsiyetteki kişilerle cinsel ilişkide bulunmak
55	Idioms	be laughing on the other side of (one's) face v.	duyguları/hisleri aniden değişmek
56	Idioms	be laughing on the other side of (one's) face v.	birden tam tersi şekilde davranmaya başlamak
57	Idioms	be laughing on the other side of (one's) face v.	birden yüz seksen derece dönmek
58	Idioms	be laughing on the other side of your face [uk] v.	gününü görmek
59	Idioms	be laughing on the other side of your face [uk] v.	burnu sürtmek
60	Idioms	be laughing on the other side of your face [uk] v.	neye uğradığını şaşırmak/bilememek
61	Idioms	be laughing out of the other side of your mouth [us] v.	gününü görmek
62	Idioms	be laughing out of the other side of your mouth [us] v.	burnu sürtmek
63	Idioms	be laughing out of the other side of your mouth [us] v.	neye uğradığını şaşırmak/bilememek
64	Idioms	be laughing out of the other side of (one's) mouth v.	duyguları/hisleri aniden değişmek
65	Idioms	be laughing out of the other side of (one's) mouth v.	birden tam tersi şekilde davranmaya başlamak
66	Idioms	be laughing out of the other side of (one's) mouth v.	birden yüz seksen derece dönmek
67	Idioms	laugh on the other side of (one's) mouth v.	(birinin) duyguları keskin bir şekilde değişmek
68	Idioms	laugh on the other side of (one's) mouth v.	(birinin) duyguları tam tersine dönmek
69	Idioms	laugh on the other side of (one's) mouth v.	(birinin) duyguları bir anda değişmek
70	Idioms	laugh on the other side of (one's) mouth v.	(biri) bir anda çark etmek
71	Idioms	laugh on the other side of (one's) mouth v.	(biri) birden ağız değiştirmek
72	Idioms	laugh on the other side of your face v.	burnu sürtülmek
73	Idioms	laugh on the other side of your face v.	gününü görmek
74	Idioms	laugh out of the other side of one's face v.	ağız değiştirmek
75	Idioms	laugh out of the other side of one's face v.	fikrini değiştirmek zorunda kalmak
76	Idioms	laugh out of the other side of one's face v.	tam tersini düşünmeye başlamak
77	Idioms	laugh out of the other side of one's face v.	bir anda tutumunu/yaklaşımını değiştirmek
78	Idioms	laugh out of the other side of one's face v.	bir anda bakış açısını değiştirmek
79	Idioms	laugh out of the other side of one's face v.	burnu sürtülmek
80	Idioms	laugh out of the other side of one's face v.	gününü görmek
81	Idioms	laugh out of the other side of one's mouth v.	ağız değiştirmek
82	Idioms	laugh out of the other side of one's mouth v.	fikrini değiştirmek zorunda kalmak
83	Idioms	laugh out of the other side of one's mouth v.	tam tersini düşünmeye başlamak
84	Idioms	laugh out of the other side of one's mouth v.	bir anda tutumunu/yaklaşımını değiştirmek
85	Idioms	laugh out of the other side of one's mouth v.	bir anda bakış açısını değiştirmek
86	Idioms	laugh out of the other side of one's mouth v.	burnu sürtülmek
87	Idioms	laugh out of the other side of one's mouth v.	gününü görmek
88	Idioms	laugh out of the other side of mouth v.	ağız değiştirmek
89	Idioms	laugh out of the other side of mouth v.	fikrini değiştirmek zorunda kalmak
90	Idioms	laugh out of the other side of mouth v.	tam tersini düşünmeye başlamak
91	Idioms	laugh out of the other side of mouth v.	bir anda tutumunu/yaklaşımını değiştirmek
92	Idioms	laugh out of the other side of mouth v.	bir anda bakış açısını değiştirmek
93	Idioms	laugh out of the other side of mouth v.	burnu sürtülmek
94	Idioms	laugh out of the other side of mouth v.	gününü görmek
95	Idioms	play each side against the other v.	iki tarafı birbirine düşürmek/kırdırmak
96	Idioms	play each side against the other v.	aralarını bozmak/açmak
97	Idioms	play each side against the other v.	ortalığı kızıştırmak
98	Idioms	play each side against the other v.	araya nifak sokmak
99	Idioms	play each side against the other v.	kapıştırmak
100	Idioms	up one side and down the other expr.	bir uçtan bir uca
101	Idioms	up one side and down the other expr.	iyiden iyiye
102	Idioms	the grass is greener on the other side of the hill expr.	komşunun tavuğu komşuya kaz görünür
103	Idioms	other side of the tracks expr.	şehrin yoksul/fakir bölümü
104	Idioms	the grass is greener on the other side of the hill expr.	tepenin öte tarafında çimen daha yeşildir
105	Idioms	up one side and down the other expr.	tamamen
106	Idioms	up one side and down the other expr.	tamamıyla
Speaking
107	Speaking	what's on the other side? expr.	diğer tarafta ne var?
Slang
108	Slang	bat for the other side v.	eşcinsel olmak