sık görülen - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

sık görülen



Bedeutungen von dem Begriff "sık görülen" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 3 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
sık görülen endemic adj.
sık görülen frequent adj.
sık görülen common adj.

Bedeutungen, die der Begriff "sık görülen" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 19 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
koru veya ağaçlıklarda sık görülen tanrısal varlık veya ruh silvan n.
koru veya ağaçlıklarda sık görülen tanrısal varlık veya ruh sylvan n.
fazlasıyla sık görülen overfrequent adj.
Colloquial
sık görülen/normal bir şey olmak be to be expected v.
Idioms
sık görülen/normal bir şey olmak be (only) to be expected v.
Medical
başlangıç tanısında en sık görülen semptom most frequent symptom at initial diagnosis n.
çocuklarda sık görülen bir sorun a frequent problem in children n.
en sık görülen kanser türü the most frequent type of cancer n.
ince bağırsağın en sık görülen doğumsal bozukluğu most common congenital abnormality of the gastrointestinal tract n.
sık görülen hastalıklar frequent diseases n.
Pathology
özellikle yaşlı erkeklerde görülen gece çok sık idrara kalkma hastalığı nocturia n.
bilhassa yaşlı erkeklerde görülen geceleri çok sık idrara çıkma bozukluğu nycturia n.
Statistics
wishart'ın en sık görülen değer çözümlemesi wishart's modal analysis n.
rastgele değişkenin en sık görülen değeri modal value n.
Biology
sık görülen aneorobik bakteri clostridium perfringens toxins n.
Marine Biology
mezozoik dönemde sık görülen soyu tükenmiş bir kafadanbacaklı yumuşakça sınıflandırması ammonitoidea n.
Botanic
filizleri helezon şeklindeki sık dorsivental yapraklarla kaplı olan yaygın görülen bir su bitkisi mare's tail n.
filizleri helezon şeklindeki sık dorsivental yapraklarla kaplı olan yaygın görülen bir su bitkisi hippuris vulgaris n.
Reptiles
güneybatı colorado'dan doğu chihuahua'ya kadarki bölgede görülen, sık ve koyu renkli desenleri olan bir kertenkele checkered whiptail (cnemidophorus tesselatus) n.