saklanmış - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

saklanmış



Bedeutungen von dem Begriff "saklanmış" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 11 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
saklanmış larvated adj.
saklanmış embosomed adj.
saklanmış secreted adj.
saklanmış stored adj.
saklanmış reserved adj.
saklanmış obfuscate adj.
saklanmış coloured adj.
Colloquial
saklanmış to ground expr.
Technical
saklanmış stored adj.
Biology
saklanmış latitant adj.
Archaic
saklanmış withholden adj.

Bedeutungen, die der Begriff "saklanmış" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 21 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
saklanmış bir şeyi bulma oyunu treasure hunt n.
saklanmış şeyler enwrappings n.
saklanmış şeyler inwrappings n.
ihtiyaç olarak saklanmış in reserve adj.
örterek saklanmış veiled adj.
ambarda saklanmış ensiled adj.
ambarda saklanmış ensilaged adj.
sarılıp saklanmış enwrapped adj.
konserve halinde saklanmış canned adj.
dondurulup saklanmış deep frozen adj.
dondurarak saklanmış cryopreserved adj.
gözden saklanmış unemphatic adj.
beceriksizce saklanmış ill-disguised adj.
... ile saklanmış below prep.
Colloquial
gizli bir yere saklanmış to ground expr.
Idioms
saklanmış olmak lie doggo v.
kötü saklanmış thinly disguised adj.
(bir şeyin) arkasına saklanmış under cover of (something) expr.
Law
adaletin pençesinden saklanmış kimse absconder n.
Computer
saklanmış programlı denetim stored program control n.
Archaic
görünmeyecek şekilde saklanmış recondite adj.